"Bağımsız ve güçlü bir basın, demokrasi için yaşamsal öneme sahiptir"

"Bağımsız ve güçlü bir basın, demokrasi için yaşamsal öneme sahiptir"

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü, yarın kutlanacak. Kentteki kamu kurum, kuruluş ve siyasi parti temsilcileri ile belediye başkanları da yayınladıkları mesajlarla 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nün 49. yıl dönümünü kutladılar.

Kırklareli Valisi Cengiz Aydoğdu, "Bağımsız ve güçlü bir basın, demokrasi için yaşamsal öneme sahiptir" dedi.

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla yazılı bir açıklama yapan Vali Aydoğdu, Türkiye'de ulusal basının 1970'li yıllara kadar tam anlamı ile ulaşamadığı bölgelerdeki yerel basının o bölgenin gözü kulağı olduğunu belirterek, kamuoyu oluşturmada ve halka bilgi aktarımı konusunda birinci kaynak olarak görev aldığını söyledi.

Vali Aydoğdu, "Bireylerin, toplumun geleceğinde belirleyici rol oynayabilmeleri, demokratik hak ve özgürlüklerinin bilincine varıp, bunları her alanda kullanabilmeleri, hukuksal ve toplumsal kuralların yanında, özgür ve yansız basının varlığını gerekli                  kılmaktadır.

Sivil toplum örgütleri ve sendikalar gibi çağdaş kurumların yanında, halkın çıkarlarını savunan, onları bilgilendiren ve önemli konularda kamuoyu oluşturan, evrensel meslek ilkeleri ışığında görevini sürdüren bağımsız ve güçlü bir basın, demokrasi için yaşamsal öneme sahiptir. Bireyin haber alma hakkını kullanmasına aracılık eden basının, doğru ve tarafsız bir görev anlayışıyla kamuoyunu bilgilendirme, her şart altında toplum yararını gözetme sorumluluğu vardır. Bu yaklaşımın halkımızın basınımıza güvenini sürekli kılacağı gibi, basınımızın itibarını da daha yukarılara taşıyacağı muhakkaktır" diye konuştu.

Gazetecilik mesleğinin zor ve yıpratıcı şartlarına rağmen üstün bir çaba ile topluma hizmet eden basın çalışanlarının haklarının korunması ve daha iyi imkanlara kavuşmalarını temenni eden Vali Cengiz Aydoğdu, "Ilimizde kamuoyunun gözü kulağı olmuş, ilimiz, bölgemiz ve ülkemizdeki gelişme ve değişmeleri doğru algılayıp yorumlayarak okuyucusuna aktarmış olan basın temsilcilerimizin başarılarının devamını diliyor, görevlerini yaparken hayatını kaybeden basın çalışanlarını da rahmetle anıyorum" şeklinde konuştu.

"Gazetecilerin yaşamımızdaki yeri büyük"

Kırklareli Belediye Başkanı Cavit Çağlayan'da mesajında basın ve çalışanlarının yaşam içinde önemlerinin büyük olduğunu ifade ederek, basın çalışanlarına teşekkür etti.

Çağlayan, "Vatandaşlarımızın haber alma, bilgi sahibi olma özgürlüğüne hizmet eden, halkımız ve kurumlar arasındaki bilgi akışını sağlayan ve bu görevleri yerine getirme sürecinde çoğu kez güç koşullarla mücadele eden gazetecilerimizin yaşamımızdaki önemi büyüktür.

Kaliteli, ilkeli ve tarafsız haberciliği benimseyen özverileri ve emekleri ile kentimizin sosyal, ekonomik, kültürel yaşamına katkılar sunan basın mensuplarımıza, şehrimizin yaşam kalitesini arttırarak, daha yaşanılır kılmak adına yaptığımız hizmetlerin tarafsızca duyurulmasında ve doğru algılanmasında gösterdikleri çaba için teşekkür ederim.

Modern Kent yaşamımızı, bizlerin dayanışma ve sevgi paylaşımı daha da ileriye götüreceğini düşünüyor, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nüzü kutluyorum" dedi.

"Basındaki holdingleşme özgürlüğe en büyük engel"

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek, 10 Ocak Gazeteciler Günü dolayısıyla yayımladığı mesajında demokrasi içerisinde yeri çok önemli olan gazetecilerin çalışma haklarında önemli iyileştirmeler getiren 212 sayılı yasanın, 1961 yılında çıktığını hatırlattı. Dibek, yasanın yürürlüğe girmesinden sonraki süreci de şu cümlelerle açıkladı:

"212 sayılı yasanın ardından 9 gazete sahibi durumu protesto etmek için 3 gün boyunca gazete çıkartmama kararı almıştır. Bu gelişme karşısında gazeteciler 10 Ocak 1961 tarihinde haklarına ve basın özgürlüğüne sahip çıkmak için Istanbul'da sendika binasından Valiliğe kadar yürümüşler ve patronların boykot kararına karşı 11- 12 ve 13 Ocak 'BASIN' adıyla kendi gazetelerini yayınlamışlardır.

Bu tarihten sonra, 'Çalışan Gazeteciler Bayramı' olarak kutlanmaya başlayan gün, 1971 yılındaki 12 Mart müdahalesinden sonra ise çalışanların hakları ve basın özgürlüğüne getirilen kısıtlamalara tepki olarak 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü olarak anılmaya başlamıştır.

Basın özgürlüğünün çok tartışıldığı günümüzde; sendikal örgütlenmenin önünün kesilmesi, gazetecilerin mesleki yıpranmadan doğan haklarının kaldırılması, devlet kurumlarında yaşanan akreditasyon sorunları ve ekonomik krizin olumsuz etkileri de gazetecilerin yaşadıkları sorunları artırmaktadır. Sektörde işten çıkarmaların alışkanlığı terk edilmediğinden, gazeteciler büyük bir tedirginlikle görevlerini sürdürmektedir.

Toplumun bilgilenmesini, yaşananlardan haberdar olmasını sağlayan gazetecilerin yaşadıkları büyük sorunların yanında; basının giderek önce şirketleşmesi, sonra da holdingleşmesi basının özgürlüğünü kısıtlayan en önemli etkilerdendir.

Bu yapı yerel basının gelişmesi önünde de büyük engel teşkil etmektir. Yerel basın, yurttaşın tüm sorunlarının dile getirilmesini, kamuoyu yaratmasını sağlayan, vatandaşın sorunlarının çözümünde büyük etkisi olan bir yapıdır. Bu yapının korunması tüm yurttaşların yararına bir uygulamadır. Bu duygu ve düşünceler ile tüm gazetecilerin 10 Ocak Çalışan Gazetecileri Günü'nü kutlar, basın özgürlüğünün önündeki engellerin kalkması ve gazetecilerin özlük haklarının düzeltilmesi ile 10 Ocakların yine bayram olmasını dilerim."

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Edirne Milletvekili Camaleddin Uslu'da kısa bir mesaj yayınlayarak gazetecilerin bayramını kutladı. Uslu mesajında, şu görüşlere yer verdi:

"Basının toplumu doğru ve tarafsız bilgilendirmesi ve görevini hiçbir etki altında kalmadan yapabilmesi için basınımızın değerli temsilcilerinin yaşadıkları bir çok sorunun önümüzdeki dönemde çözülmesini diler, toplumu bilgilendirme adına fedakarca çalışan değerli basın mensuplarının "10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü"nü en içten duygularımla kutlar, selam ve saygılar sunarım."

"Tarafsızlık ilkesi zedelendi"

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne milletvekilleri Bilgin Paçarız ve Rasim Çakır'da yayınladıkları ortak mesajla 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutladı.

Basının haber verme, denetim ve eleştiri yapma, toplumun çıkarlarını koruma gibi yaşamsal sorumluluklarız bulunduğu hatırlatılan mesajda, 1961yılından bugüne Türk basınında önemli değişikliklerin yaşandığı belirtildi. Yıllar boyunca gazeteler, çalışanları, yazarlar ve okuyucuların değiştiğini ancak gazetecilik mesleğinin zorluklarının devam ettiği kaydedilen açıklamada, "Günümüzde ne yazık ki baskılara boyun eğmeden, halkımıza doğruları göstermeye çalışan, yazılarını özgürce yazan gazetecilerin sayısı azalmıştır. Gazete ve televizyonların pek çoğunun iktidara, cemaatlere, holdinglere ait olmasından dolayı doğru bilgilendirme ve tarafsızlık ilkesi zedelenmiştir. Devlet Bankasından damadının yöneticisi olduğu bir gruba kredi tahsis ederek basın kuruluşu sahip olmak bu iktidara nasip olmuş, basın ilkeleri de bu şekilde yok sayılmıştır.

Özellikle bölgemizde yaşanan olaylardan ve gelişmelerden haberdar olmamızı sağlayan yerel basınımız ve tüm çalışanlarını, özveri içerisinde yerine getirdikleri görevlerinden dolayı ayrıca kutluyor ve teşekkür ediyoruz. Daima aynı duyarlılıkla görevlerine devam edeceklerine de inancımızın tam olduğunu ifade etmek istiyoruz.

Tüm çalışan gazetecilerin bu güzel gününü bir kez daha tüm içtenliğimizle kutluyor, görevi başında hayatlarını kaybeden basın şehitlerine Allah'tan rahmet, medyamızın tüm çalışanlarına sevgi ve saygılarımızı sunuyoruz" denildi.

"Kriz gazetecileri de vurdu"

Merkezi Edirne'de bulunan Güneydoğu Avrupa Gazeteciler Derneği (AGD) Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Ayan'da bir açıklama yaparak yaşanan küresel ekonomik krizin gazetecileri de etkilediğini vurguladı.

Küresel krizle sektördeki birçok çalışanın işten çıkarıldığını belirten Ayan, çalışan gazetecilerinde çıkarılma tehlikesi ile karşı karşıya bulunduğunu kaydetti.

Ayan, şöyle konuştu:

"Işinden çıkarılan, iş bulamayan veya çalışıyor olsa da ücretlerinde zam ve iyileştirme yapılmayan meslektaşlarımızın sektörde çoğunlukta olduğu bir dönemden geçiyoruz. Basın özgürlüklerinin her geçen gün biraz daha kısıtlandığına tanık oluyoruz.