Çocuklarda Okul Korkusu'nu ortadan kaldırmak gerekiyor

* Edirne Sağlık Müdürü Uzman Dr. Hatice Gül, çocuklardaki Okul Korkusu'nun ortadan kaldırılmasında ailelilere büyük görevler düştüğünü belirtti.



HABER MERKEZİ
Edirne Sağlık Müdürü Uzman Dr. Hatice Gül, çocuklardaki Okul Korkusu’nun ortadan kaldırılmasında ailelilere büyük görevler düştüğünü belirtti. Bunu yenmek için ailelerin çocuklarına yardımcı olması gerektiğini belirten Gül şunları kaydetti:
“Okul korkusu, çocukların okuldan korktuğu bir tür ayrılma kaygısıdır. Bu durumda olan çocuk okula gitmeyi istemeyebilir ya da ana-babasından ayrılınca ortaya çıkan yoğun kaygısı nedeniyle çok gönüllü olmasa da okula gitmek durumunda kalabilirler.
Okula gitmek istemediği için kaygılanan çocuk panik yapabilir, midesi bulanır, kusar, ağlar, okula gitmemekte direnir. Bazıları zorlamalara dayanamayıp yola çıkar, yarı yoldan döner, ya okuldan çıkar eve gelir. Başlangıç bazen sinsi olabilir. İlk belirtiler günlerce sürebilir. Çocuk neşesizdir, uykuya dalmakta güçlük çeker. İştahı kesilir, ödevlere karşı ilgisi azalır. Her sabah vücudunda herhangi bir uzvuna ait rahatsızlık belirtileri ile uyanır. Başı, karnı ağrır, midesi bulanır. İnandırıcı olmaktan çok uzak gerekçelerle bir gün okula gitmeyeceğini bildirir. Bazıları da tam olarak anlatamadıkları bir korkudan söz ederler ancak çoğu zaman evde rahattırlar. Ağır olgularda evde de huzursuz olabilirler.
Çocuklardaki kaygı farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Kaygı düzeyi çok yüksek olan çocuklarda “Ayrılma Anksiyetesi Bozukluğu”, “Sosyal Fobi”, “Depresyon”, “Panik Bozukluğu”, “Öğrenme Bozuklukları” ve “Enürezis (Altını Islatma)” bulunabilir. Bu sorunların her biri okul korkusuna ve okul reddine farklı yollardan katkıda bulunabilir.
Ayrılma anksiyetesi bozukluğu olan çocuklar, okulda oldukları sırada kendilerinin veya ana-baba ya da bakıcılarının başına bir şey geleceğinden korkarlar.
Okul korkusu özellikle anaokuluna ve ilkokula başlayan çocuklarda sık görülür. Yaş büyüdükçe görülme sıklığı azalsa da tedavisi güçleşir. Literatürde görülme sıklığı %1-8 arasında gösterilmektedir.
Okul korkusunu ortaya çıkaran etkenler ne olursa olsun kaynağı genellikle anneden ayrılma korkusudur.
Okul korkusu geliştiren çocuklar genellikle başarı kaygısı olan, uslu, uyumlu, aşırı onay bekleyen, ailesine bağımlı çocuklardır. Bu kişilik özelliklerine sahip çocuklarda ailede hastalık, sosyo-ekonomik bir kriz, yeni bir kardeşin doğumu, bir kayıp, göç, okul veya öğretmen değişikliği gibi durumlar tetiği çekebilir.
Okul korkusu olan çocuklar genellikle yaşamlarının daha önceki yıllarında anneleri tarafından aşırı özen içinde büyütülmüşlerdir. Bu tür annelerin sürekli olarak çocuklarını memnun ederek onların sevgilerini kazanma çabası içinde oldukları, tüm isteklerini karşıladıkları ve onları sürekli hayal kırıklığına uğramaktan korudukları dikkati çekmektedir. Bu anneler özellikle çocukların bedensel rahatsızlıklarıyla yakından ilgilidirler. Çocuklar gözlerinin önünde olmadığında kendilerini çok huzursuz hissederler. Psikolojik ve fizyolojik olarak çocuklarıyla yakın olma gereksinimi duyarlar. Bu anneler genellikle çocuklarını anaokullarına göndermekten kaçındıkları gibi, arkadaşlarının evine bile oyun oynamak üzere göndermekten kaçınırlar.
Annelerin bu koruyucu ve baskıcı ortamından bir an olsun uzak kalmanın bu çocukların yabancı bir çevrede ve tanımadıkları insanlarla birlikte günlerini geçirmeleri onları son derece huzursuz kılar.
Bu çocukların babaları da genellikle aşırı bağımlılık ve koruma hususunda eşleriyle işbirliği içindedir. Bu tür babalar ev içinde bir takım kurallar koyma ve disiplin uygulama yerine, daha çok pasif kalma ve ev içinde sürekli bir sakinlik ortamının olmasını isterler.
Okul fobisi olan çocukları okula gitmediği için çocuğu suçlamaktan kaçınılmalıdır. Ona bu durumun kendisi gibi bir çok çocukta da görüldüğü, atlatılabileceği anlatılır. Onun güvenini kazandıktan sonra her ne şekilde olursa olsun okula gitmesi gerektiği, zaman geçerse bu korkuya, derslerden geri kalma korkusunun ekleneceği söylenir. Okulla işbirliği içinde okula daha az bağımlı olduğu bir aile bireyi ile gitmesi, çıkışa kadar onunla beraber okulda kalması istenir. Okul korkusu olan çocuğun yaşı ne kadar küçükse bu durumun üstesinden gelmek daha iyidir ve kısa sürede çocuk okula döner. Stresle ilgili tekrarlar olabilir. 
Okul fobisi aile ve okul işbirliği içinde çocuğu yargılamadan onun anlayacağı bir dille ve davranış örneği ile atlatılabilecek gerçekten önemsenecek bir durumdur. Zamanında ve doğru müdahaleler gereklidir. Okul yaşamına ilk adımını atacak çocuklarımıza başarılar dileriz.” (s)