Dernek Başkanı Kırım; "Kültürünü, kimliğini bilen pırıl pırıl gençlik bu ülkenin hakkıdır"
Dernek Başkanı Kırım; 'Kültürünü, kimliğini bilen pırıl pırıl gençlik bu ülkenin hakkıdır'
Karamusul Köyü Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, “1. Karamusul Kültür Gecesi” düzenleyerek muhteşem bir kültür etkinliğine imza attı. Dondurucu soğuk havaya rağmen, büyük bir ilgi gören bu anlamlı geceye Önadım Gazetesi köşe yazarı Hatice Kunt da iştirak etti. Dernek Başkanı Gürcan Kırım etkinliğin sorunsuz gerçekleştiğini belirterek konu ile ilgili yaptığı açıklamasında şunları dile getirdi;
“Karamusul Köyü Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği olarak dondurucu soğukta askerimizin kurduğu çadır altında gerçekleştirmiş bulunduğumuz “1. Karamusul Kültür Gecesi”ni, tam bir kültür gecesi yumruğu halinde gerçekleştirdik.
Toprak Ana da ordaydı
Çocuklarımız, kadınlarımız, ninelerimiz, dedelerimiz muhtarlık heyetinden Hasan Arda, Mustafa Gündüz, Selçuk Saygın, Avusturya’dan onca yoldan hem köylüsüne maddi manevi destek verip bu karda kışta bizlerle beraber olan Karani Aktaş ve oğlu Salih Aktaş, 65. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Şenol Alparslan ve hazırladıkları çadırdan sandalyesine kadar tüm malzemeleri sırtında taşıyan askerlerimiz, bizim yanımızda olmak için Valiliğimiz’den dondururcu soğuğa rağmen gelen özel kalem müdürü Ahmet Nurı Tanılır ve Emniyet amiri Kemal bey, Lüleburgaz belediye başkanı Sayın Emin Halebak ve eşi, Ilçe Milli Eğitim Müdürü Hayrettin Inci, Ilçe Sivil Savunma Müdürü Kemal Çağlayan, Sağlık Grup Başkanı Dr.Sefer Ilhan, Tema Vakfı Lüleburgaz Şube Başkanı Hakan Dedeoğlu ve eşi Nevin Dedeoğlu, Lüleburgaz 80.yıl Okul Müdürümüz, Muhtarlar Odası Başkanı Yaşar Esengül, değerli köy ve mahalle muhtarlarımız, Türk Medya Alacaoğlu Köyü temsilcisi Fikri Güçer, Kadın Meclisi Başkanı Sevgin Sarıoğlu, Lüleburgaz Işçi Partisi Ilçe Başkanı Hüseyin bey, Bursa Türkiye 1.cisi Önder kadın çiftçimiz Bayriye Üstükara, Önadım Gazetesi (ve “Kadına el ver projesi”) yazar ve araştırmacısı Hatice Kunt (toprak ana) ile birlikte bu kültür ateşinde hep birlikteydik.
“Kültür bayrağımızı astık”
Kültür ve kadın bölünmez bir ikili ana, eş, iş, aş, geleceğin mimarı analar olarak ninelerimiz, dedelerimiz, o soğukta okulun bahçesinde merdivenlerde geçmişin kültürünü tertemiz çocukluk yaşayan ninelerin hikayeleri, bu topraklar için can verenlerin hikayelerini hep beraber yaşadık. Özellikle yanımızda olan, olamayan tüm basın mensuplarına teşekkür ediyoruz.
Kültürde yokluk içinde, çadır altında askerlerin emeği ile kültür bayrağımızı astık. Bizi destekleyen tüm kurum ve kuruluşlara şükran borçluyuz. Kadınlarımızı televizyon dizilerinin önünden çekip çocuklarımızla, nine ve dedelerimizle gerçek kültürümüzle buluşturduk, türküler, şiirler, bilmeceler, ninniler, tekerlemeler, atasözleri, dillerde bir şarkı gibi coştu.
“Okullarımız da bizim yaptıklarımızı yapabilsin”
Halk kültürümüzün yaşatılmasında kadın ve anne olarak kültürümüzün yabancılaşmaya ve yozlaşmaya karşı tekrar üretilmesi adına analar olarak sorumluyuz. Dileriz; okullarımız da bizim yaptıklarımızı yapabilsin.
Geleceğimiz ve çocuklarımız için kültürüne yabancı çocuklara değil, kültürünü, kimliğini bilen pırıl pırıl gençlik bu ülkenin hakkıdır. Sayın Valime ve yetkililerime bu kadar imkan için bile olsa şükranlarımı sunmaktan ve onlarla birlikte olmaktan onurluyuz. Bunun bütün köylerimiz nezdinde yapılması, ilimizin kültür geleceği açısından büyük bir önem taşımaktadır.”