"Doğayı korumaya ve tahribatları önlemeye mecburuz"

'Doğayı korumaya ve tahribatları önlemeye mecburuz'

Dünya Çevre Günü sebebiyle CHP Kırklareli Milletvekili Tansel Barış, bir kutlama mesajı yayımladı.

Barış mesajında; “Çevremizin kirlenmesini önleyebilmek için herkes üzerine düşen görevleri mutlaka yerine getirmelidir.  Bugün üzerinde yaşadığımız çevre gelecek kuşaklarımızın bize bıraktığı mirastır.

Fabrikasız yaşayabilir, fakat temiz bir çevre olmadan nefes dahi alamayız. O nedenle insanlık Içinolmazsa olmazların başında temiz çevre gelmektedir” dedi. Barış mesajında şunları kaydetti;

“Birleşmiş Milletler Çevre Komisyonu'nun 1972 Isveç'te yapmış olduğu toplantıda 5 Haziran'ın tüm dünyada Çevre Günü olarak kutlanması karan alınarak kabul edilmiştir.Ülkemizde plansız sanayileşmenin sonucu bu bölgelere yoğun göç harekete başlamış, bununla birlikte çevre sorunlarının yoğun bir şekilde yaşanmasını da gündeme getirmiştir. Sorun tabi kî yalnız bizim değil, aynı zamanda tüm dünyanın ortak sorunu haline gelmiştir.Ülkelerin kalkınması için sanayileşmeye ihtiyaç duymaktadır. Bu doğal bir durumdur elbette. Sanayileşeceğiz diye çevreyi ihmal etmemiz söz konusu olamaz. Bugün bütün dünyanın ortak sorunu haline gelen çevre kirliği, artık günümüzde insan sağlığını tehdit eder boyutlara ulaşmıştır. Çevrenin, deniz ve akarsuların kirlenmesi ile başta, insanlarda ölümlerle sonuçlanan solunum yolu hastalıkları olmak üzere, balıklar ve daha birçok canlı varlıklar etkilenmektedir.Sanayi artıkları, spreyler, yakıtlarla ortaya çıkan gazlar, dumanlar, petrol ve ilaç atıkları, plastik ürünler, suni gübrele, zirai ilaçlar, eksoz gazları, fabrikaların bacalarından çıkan zehirli gazlar ve katı atıklar çevremizin kirlenmesine sebep olan en önemli faktörlerdir. Özellikle fabrika bacaları ve eksozlardan çıkan gazların, atmosferde oluşturdukları sera etkisi yaratan ve dünyamızı etkisi altına alarak küresel ısınma tehdidi baş başa bırakmıştır. Dünyayı tehdit eden küresel ısınmaya karşı ülkeler tedbirler almaya başlamış ülkemizde ise daha yeni Kyoto Protokolü'nün kabulü TBMM'de kabul edilerek imzalanmasına karar verilmiştir. Küresel ısınmaya neden olan ülkelerin başında ABD gelmesine karşın henüz Küresel Isınmaya karşı alınması gereken tedbirleri uygulamaya koyan Kyoto Protokolü'nü imzalamayarak, başta kuraklık olmak üzere, su kaynaklarının yok olmasına, birçok canlı varlığın neslinin tükenmesine, kıtlık, açlık, yoksulluk ve ölümlere sebep olan Küresel Isınmaya neden olmaktadır.

Insanın kendi eli ile yaşadığı çevreye verdiği zararı, herhalde bir başka canlı varlık vermemektedir, işte insanın kendi eliyle yok edercesine doğaya verdiği zarara kısaca çevre kirlenmesi diyebiliriz. Doğayı korumaya ve tahribatları önlemeye mecburuz. Gelecek kuşaklara yaşanabilir bîr çevre bırakabilmek için çevre kirliliğini mutlaka önleme, yeşil alanları, hayvanları koruyarak, çoğalmalarını sağlamak zorundayız. Bilinçsizce etrafa attığımız başta plastik ürünleri olmak üzere çevreyi kirleten çöpler, doğada 400 yıla yakın bir sürede çürümeden kaldığı için, insanlığın karşı karşıya kaldığı tehlikeyi görerek, gerekli tedbirleri almalıyız.Çevremizin kirlenmesini önleyebilmek için herkes üzerine düşen görevleri mutlaka yerine getirmelidir. Bugün üzerinde yaşadığımız çevre gelecek kuşaklarımızın bize bıraktığı mirastır.Fabrikasız yaşayabilir, fakat temiz bir çevre olmadan nefes dahi alamayız. O nedenle insanlık Içinolmazsa olmazların başında temiz çevre gelmektedir.

Başta sanayileşmiş batılı ülkeler olmak üzere,dünyanın kirlenmesinden sorumlu ülkeler, kendi bindiği dalı kesmekte, hızla dünyanın yok oluşunaseyirci kalmaktadırlar. Bir gün bu hor kullanımın sonunda, göz göre-göre   elimizden kayıp gedenyemyeşil doğamızı, tertemiz sularımızı istesek de bir daha geri getiremeyiz. Elimizden kaçmadan her ülke, her fert kendi üzerine düşen görevi yapmalı, başta eğitim kurumlarımız olmak üzere tüm kamu -Özel kurum ve kuruluşlarımız toplumumuzu eğiterek çevre bilincini aşılamalıdır.Hepimize tertemiz, yaşanabilir güzel bir çevrede, mutu sağlıklı ve uzun bir ömür diliyorum.”