''Enez Kazılarında'' çalışmalar sürüyor

Edirne'nin Enez ilçesinde 1970 yılından bu yana devam eden arkeolojik kazı ve restorasyon çalışmaları devam ediyor.

 

Kazı başkanı İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sait Başaran, Enez'in, Balkanları, Ege ve Anadolu'ya bağlayan deniz, nehir ve kara yolların kesiştiği bir yerde kurulan önemli bir kültür ve ticaret kenti olduğunu söyledi.
Başaran, Enez'in antik çağlarda ''Ainos'' olarak adlandırıldığını ifade ederek, ''Ainos Ege'yi Karadeniz'e bağlayan tek yoldu. Meriç Nehri ile 100 kilometrelik bir yolculukla bu bağlantı sağlanıyordu. Günümüzde Ege'den Karadeniz'e ulaşmak için boğazları geçerek yaklaşık 450 kilometre yol kat etmek gerekiyor. Ticari ulaşım Enez'den yapılıyordu. Antik çağdan 17. yy'a kadar bu yol kullanılmıştır. Ainos bu nedenle çok zengin bir kent olmuştu. Kazılardan çıkan bulgulardan bunu anlıyoruz. Ancak, sürekli yeni yerleşim kurulduğu için çok tahrip olmuş'' dedi.
Prof. Dr. Başaran, bu yılki kazıları Enez'deki 4 ayrı bölgede yürüttüklerini belirterek, şu bilgileri verdi:
''Enez'de 1978 yılından beri kazı çalışmalarına katılıyorum. Bu yıl, Kaleiçi, Enez girişindeki nekrapol, Kral Kızı bazilikası ve zemini mozaiklerle kaplı Roma dönemi villasında kazı yapıyoruz. Kaleiçi'nde antik Ainos kentinin kültür tabakalanmasını ortaya çıkartmak için çalışıyoruz. Burada ilk yerleşimlere ulaşmaya çalışıyoruz. Kalkolotik çağa kadar geri gidiyoruz. Kaleiçi'nde, kale kapısının girişinde yaptığımız çalışmalarda da, Osmanlı dönemine ait üst tabakalarında yapı kalıntıları ortaya çıkıyor.
Hoca Çeşme'de ise Neolotik Çağ bulgularına ulaşıyoruz. Bu çağ insan oğlunun ilk yerleşik düzene geçtiği zamandır. Bu bölgede Enez'e 3 kilometre mesafede bulunuyor. Enez girişinde bulunan nekrapolde Ainos'un ilk kurulduğu yıllara ait mezarlar ortaya çıkıyor. Pişmiş topraktan lahitler, anforalar, hidriya adı verilen ve içine yakılan ölünün kül ile kalan kemiklerinin konulduğu kaplar bulunuyor. Bunların içlerine konulmuş çeşitli objelerde çıkıyor.
Kral Kızı Bazilikası'nda yürütülen çalışmalarda ise hiç beklemediğimiz bir olayla karşılaştık. Burada duvar resimleri bulduk. Burası bir kiliseden büyük bir yer. 30x27 metre ebadında bir yapı. Kazılarda, su ihtiyacının karşılandığı kaynakta gün yüzüne çıktı.''
Kazılarda ortaya çıkartılan eserlerin Enez'deki İstanbul Üniversitesi Eğitim Tesisleri'nde öğrenciler tarafından temizlenip, onarıldığını dile getiren Prof. Dr. Başaran, ''Çok sayıda pişmiş kap, kemikler ve çeşitli eşyalar ortaya çıkartılıyor. Bunlar arasında su kapları, ölü yakma geleneğinde kullanılan kremasyon kapları da yer alıyor. Çok sayıda pişmiş topraktan yapılmış oryantalizan eşyalar buluyoruz. Edirne Müzesi'nde sergilenen siyah figür tekniğiyle yapılan ve üzerinde savaş sahnesi ile şarap tanrısı figürünün yer aldığı anfora gibi çok önemli ve değerli bulgulara da ulaşılıyor'' dedi.
Enez kazılarına yabancı arkeologların ilgisinin son yıllarda arttığına dikkati çeken Başaran, ''Bu yılki kazılara Alman, Avustralya ve Moğalistan'dan katılım var. Bu Enez'in tarihi zenginliğinin dünyaya duyurulmasında önemli bir gelişme'' diye konuştu. aa