"Eşit haklar istiyoruz"

"Eşit haklar istiyoruz"

Tam Gün Yasa Tasarısı'ndaki eksikliklerin giderilmesini isteyen Bağımsız Sağlık Sen Kırklareli Il Temsilcisi Rıdvan Demirel, ayrılıkların sone erdirilerek sağlık alanındaki tüm çalışanların 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu kapsamına alınarak eşit haklara kavuşması gerektiğini söyledi.

Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu'na (BASK) bağlı Bağımsız Sağlık ve Sosyal Hizmetler Kamu Görevlileri Sendikası (Bağımsız Sağlık Sen) Kırklareli Il Temsilcisi Rıdvan Demirel, Tam Gün Yasa Tasarısı'nda eksiklikler bulunduğunu belirterek, bu eksiklerin giderilmesi gerektiğini söyledi. Konuya ilişkin CHP Genel Merkezi'ne faks çektiklerini ve CHP Grup Başkan Vekili Kemal Kılıçdaroğlu ile de görüşerek destek istediklerini bildiren Demirel, Kılıçdaroğlu'ndan Yasa Tasarısı'ndaki eksikliklerin Meclis görüşmeleri sırasında düzeltilmesine yönelik önerge verecekleri şeklinde söz aldıklarını kaydetti.

Son dönemde tabip dışı sağlık çalışanlarına yönelik yasal dayanağı olmayan çeşitli unvanların verilerek bir karmaşa yaratıldığını ancak kendilerinin de tabipler gibi sağlık çalışanı olduğunu kaydeden Demirel, Tam Gün Yasa Tasarısını "fiyasko" olarak niteleyerek, tabip dışı sağlık çalışanlarının her gün onlarca olayla baş etmek zorunda kaldığını, tek istediklerinin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu kapsamında kadrolu personelle aynı haklara sahip olmak olduğunu söyledi.

Bağımsız Sağlık Sen Kırklareli Il Temsilcisi Rıdvan Demirel, "Bizler her gün bulaşıcı hastalık riskiyle karşı karşıya olan, gecesi gündüzü, bayramı seyranı olmayan, herkes sıcak yatağında uyurken hastamızın başında sabahlayan, ruhen ya da bedenen sağlığını kaybetmiş insanlara güler yüzlü, özverili, kaliteli sağlık hizmeti vermeye çalışan, buna karşın nedeni genellikle bizden kaynaklanmayan aksaklıkların sorumlusu tutularak, hasta ve hasta yakınları tarafından şiddete maruz kalan tabip dışı sağlık çalışanlarıyız. Kamuda haftalık çalışma saati 45 olan ve bunun yanında en düşük memur maaşını alan meslek gruplarını oluşturmaktayız. Yıllardır döner sermaye alıyoruz diye diğer memurların yararlandıkları hiçbir haktan yararlandırılmadık. Biz tabip dışı sağlık çalışanlarını döner sermaye oranı yüzde150'dir. Bu uygulamaya konulduğu ilk günden beri böyledir. Tabip dışı sağlık çalışanının eline ortalama maaş 870 TL, döner sermaye 430 TL toplamda 1300 TL geçmektedir. Kırsal kesimde ve sağlık ocaklarında çalışanların durumu daha da vahimdir. Bu miktar sağlık çalışanları dışında kalan memurların katbekat altında kalmıştır. Aldığımız döner sermaye emekliliğimize yansımamakla birlikte yıllık izinlerimizde, hastalanıp istirahat raporu aldığımızda kesilmektedir. Sağlık Bakanlığı Müsteşarı tabip dışı sağlık çalışanlarının hak edişlerinin diğer memurların altında kaldığını yaptığı bir açıklamasında itiraf etmiştir" dedi.

Ayrılıklar kaldırılmalı,                herkes 657'li olmalı

Tam Gün Yasa Tasarısı'ndaki eksikliklerin düzeltilmesini isteyen Bağımsız Sağlık Sen Kırklareli Il Temsilcisi Rıdvan Demirel, taleplerini şöyle sıraladı;

"Tabip dışı sağlık çalışanlarının maaşlarının insani yaşam koşulları seviyesine çıkartılması, döner sermayemizin tıpkı tabiplerde olduğu gibi emekliliğimize yansıtılması, yıllık izinlerde ve istirahat raporlarında kesilmemesi ya da döner sermayenin kaldırılarak diğer memurlarda olduğu gibi ek ödeme sistemine geçilerek hakkımız olanın verilmesi. Biran önce bölünmelere, parçalanmalara sebep olan beraberinde haksız uygulamaları getiren 657, 4 B, 4924 gibi ayrımların kaldırılarak tüm sözleşmeli olarak çalışanların 657 çatısı altında toplanması, yeni alımların da 657'li kadrolara olması. Bu ayrımlar mahrumiyet bölgelerine personel istihdamı amacıyla yapılmıştır. Bu sorunun çözümü önceden mecburi hizmet uygulaması yoluyla çözülüyordu. Yeni mezunlar mahrumiyet bölgelerinde dört yıl süreyle mecburi hizmete tabi tutulup, dört yılsonunda tayin hakları veriliyordu. Bu sorun Sağlık Bakanlığı dışındaki tüm kurumlarda mecburi hizmet yoluyla çözülmektedir ya da sözleşme koşulları sağlık çalışanlarına göre daha esnektir. Sağlık çalışanlarının işleri uğruna, ömür boyu bir yerde ikamet etmeye zorlanıp, eşlerinden çoluk çocuklarından ayrı yaşamaya mahkum edilmemelidir. Sağlık çalışanları için Açık öğretim Fakültesinde hemşirelik, ebelik, röntgen laboratuar lisans bölümleri açılmalıdır. Bu haktan sadece sağlık çalışanları yararlandırılmalıdır. Diğer meslek gruplarına sağlanan açık öğretimde lisans düzeyinde eğitim biz sağlık çalışanlarının da hakkıdır. Haftalık çalışma saati uygulaması diğer kurumlarda olduğu gibi 40 saate indirilmelidir. Bu şekilde tabip dışı sağlık çalışanlarına uygulanan emek sömürüsüne son verilmelidir. Hastanelerde ve diğer sağlık kurumlarında sağlık çalışanlarının güvenliği sağlanmalıdır. Önemli olan şiddete maruz kalmadan, olaylar bu boyuta gelmeden önlem alınmasıdır. Biran önce aile sağlığı elemanı, yardımcı sağlık personeli gibi, son zamanlarda sıkça kullanılmaya başlayan, yasal dayanağı olmadan üzerimize giydirilmeye çalışılan unvan karmaşasına son verilmelidir.

Bir bütünün parçası olan bizler tıpkı tabipler gibi sağlık çalışanlarıyız, bu önceden böyleydi bundan sonrada böyle olmalıdır. Doktorlara yüzde110 artış veriyoruz diyerek göz boyanmıştır hastanelerin geliri azaldığından döner sermaye dağıtamayan hastane çalışanlarına en düşük tabandan döner sermaye dağıtılmakta ve haksızlığa uğramaktadırlar. Bu eksik Yasa Tasarısına inanıyoruz ki 2005 yılında Meclis önünde açlık grevindeki desteğiniz gibi destekleyecek ve bu tarihi hatayı engelleyerek tüm sağlık çalışanlarının takdirini toplayacaksınız."