"Her insanın "SU" Hakkı'dır"

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Kırklareli İl Temsilcisi, Araştırmacı Ziraat Yüksek Mühendisi Dr. Erol Özkan 'Dünya Su Günü' etkinlikleri kapsamında..


HABER MERKEZİ TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Kırklareli İl Temsilcisi, Araştırmacı Ziraat Yüksek Mühendisi Dr. Erol Özkan “Dünya Su Günü” etkinlikleri kapsamında, “Dünya’da, Türkiye’de ve Trakya’da Su ve Yaşam” adlı Konferans verdi. 20 Mart 2015 Cuma günü saat 16.00’da Şeker Depoları Kongre Merkezi’nde gerçekleşen “Dünya Su Günü” Konferansı’na Kırklareli İl Genel Meclisi Başkanı Av. Cavit Çağlayan, DAYKO, Kent Konseyi, Ziraat Odası Temsilcileri ve Üyeleri katıldı.  Program, Dr. Erol Özkan’ın “Dünya’da, Türkiye’de ve Trakya’da Su ve Yaşam” adlı sunumu ile başladı. Özkan Konferansında, Dünya’da, Türkiye’de ve Trakya’da Su Potansiyelini anlattı. Su Ticareti’ne karşı olduklarını da dile getiren Özkan; “Dünyada herkesin “Su Hakkı” alması gerekiyor.” dedi. * “Sularımız Neden azalıyor?” Özkan konferansta, su kullanımının her alanda bilinçsiz olduğundan bahsederek “Su Kaynaklarının Azalma Sebepleri”ni sıraladı. Özkan; “Nüfus artışı, Su politikası ve su yönetimindeki yaklaşımlar ve yanlışlar, Verimsiz ve etkin olmayan sulama teknikleri, Yanlış su yapıları, Evsel, tarımsal ve endüstriyel kirlilik, Her türlü kullanımda su israfı, Tarımsal dönüşümde yavaşlık, Plansız/yanlış yerleşimler, kontrolsüz kentsel büyüme, Küresel iklim değişikliği gibi etkenler su kaynaklarımızın azalmasında en büyük rolü oynamaktadır” dedi.  * “Çözüm Önerilerim” Su Kaynaklarının azalması ve karşılaşılacak zorlukları önlemek için Çözüm önerilerinde bulunan Özkan Çözüm önerilerinde Şunları kaydetti; “Tarım topraklarının korunumu, Nehirlerin temizlenmesi ve atık suların yeniden kullanımı, Küçük toprak barajlar, Yer altı suyu kullanım biçimi, Şehirlerde su tasarruf önlemleri, İklim değişiklerinin izlenmesi, Su kullanım etiği, Gibi basit çözümler  ile Su Kaynaklarımızı koruyabiliriz.” * “Su Hakkı” Konferansta sıkça SU Ticareti’ne karşı olduğunu dile getiren Dr. Özkan; “Her insanın Su Hakkı olması gerekmektedir bunun da yasal boyutları olması gerekiyor” dedi.  Özkan, Su Hakkı Konusunda Şunları kaydetti; “Su Hakkı, insan hakları içinde somut ve yaşamsal bir öneme sahip olduğundan diğer haklardan farklılık taşır. Bu nedenle de bu hakkın kabulü ya da reddi, varlığı ya da yokluğu soyut bir söylem üzerinden değerlendirilemez. Bir diğer deyişle; su hakkının kabulü, somut uygulamayı da beraberinde getirmelidir. Bu nedenle su hakkının politik olarak kabulü, teknik olarak uygulanabilir ve hukuki olarak da yargılanabilir olmasını gerektirir. Bu nedenle su hakkının bir hak olarak kabulü siyasi bir konudur. Yasalarla korunup siyasi irade tarafından da kollanmalıdır. Çünkü birçok diğer evrensel insan hakları gibi yasalarda yer alsa bile tam olarak uygulanması sonuçta siyasi tercihlere bağlı kalır. Anayasal ve yasal olarak kabul edilen “Su Hakkı”  politik olarak kollanmadığı sürece her zaman delinmeye adaydır. Politik olarak kabul edilen bir su hakkı teknik ve yasal olarak desteklenmedikçe de bir anlam taşımaz. Bu hak bu nedenle birçok değişkenin bir arada var olmasını gerektirir ve sürekli bir mücadele ile elde tutulabilecek bir haktır. Çünkü su hizmetlerinin ticarete konu edilmesi konusundaki girişimler artarak sürmektedir. Su Hakkı’nın kabul edilip uygulamaya konulamamasının önünde teknik ve ekonomik yetersizliklerin yanı sıra doğrudan politik tercihler de rol oynamaktadır. Dünyamız, yakın gelecekte insanların Suya Ulaşma Hakkı’nı kabul edip, ön ödemeli sayaçlarla su tahsilâtı yapan yönetimlerin artacağı bir dünya olacaktır. Bu nedenle bu konuda asıl sorgulanması gereken şey; “Su Hakkı”nı elde eden toplumların “Suya Ulaşma Olanağı”nı elde edip etmedikleridir. “ Dr. Özkan’ın sunumu sonrası; “Dünyanın Susuzluğu” adlı belgesel filmi izlendi. Filmin konusu hakkında bilgi veren Özkan; “Afrika'nın 20 ayrı ülkesinde çekilen film o bölgenin doğal varlıklarını ve görselliğini de yansıtıyor. İnsanların suya erişmek için neleri göze alabileceklerini anlatıyor. Susuzluğun yarattığı sonuçlara dikkat çekiyor ve bir Birleşmiş Milletler görevlisinin bu uğurdaki mücadelesi anlatılıyor” dedi. (Selçuk Vurucu)