Hızırbey Camii, Cuma günü ibadete açılıyor

Hızırbey Camii, Cuma günü ibadete açılıyor

Uzun bir zamandır restorasyon çalışmaları devam eden Hızırbey Cami’nde (Halk adıyla Büyük Camii) mutlu sona gelindi. Camii 14 Ağustos Cuma günü ibadete açılıyor. Konu ile ilgili olarak kamuoyunu aydınlatmak üzere, Hızırbey Camii’ni Güzelleştirme ve Yaşatma Derneği Başkanı Ali Kutlugün ve derneğin Muhasip Üyesi Özgür Palabıyık gazetemizi ziyaret ettiler. Başkan Kutlugün, konu ile ilgili olarak gazetemize sunduğu yazılı basın açıklamasında, restorasyonun uzun sürdüğünü, ancak tarihi eserin hakettiği konuma kavuştuğunu kaydetti.

Kutlugün açıklamasında şunları söyledi; 

“09.05.2008 tarihinde Edirne Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından bakıma alınan Camimiz aslına uygun olarak restore edilmiştir.

Allah nasip ederse bu Cuma 14.08.2009 günü ibadete açılacaktır. 15 ay gibi bir zamanda bakımı yapılan bu tarihi eser hakkettiği konumuna kavuşmuştur. Bu tarihi külliye Osmanlının Rumelide yaptığı ilk eserdir. 1383 yılında Köse Mihalzade Hızırbey tarafından yaptırılmıştır. O gün külliye olarak yapılan bu eserden günümüze bedesten hamam ve Camimiz gelebilmiştir. Camimimizin bu restorasyonla ömrü bir o kadar daha uzamıştır.

Restorasyonu uzun sürdü diye belki halkımızın sabrı biraz zorlandı. Ama bilinmelidir ki tarihi eserleri restore etmek o kadar kolay olmuyor. Her şeye rağmen bizlere bu eseri kazandıran Vakıflar çalışanlarına teşekkür ediyoruz.

Yeryüzünde Allah’a en sevimli yerlerdir camilerdir. Çünkü Kabeyi Muazzamanm şubesidirler. Müminler yönlerini Kabeyi Muazzamaya dönerek Allah’ın huzurunda namaza dururlar. Mabetler şehirlerin olmasa olmazıdır. Camileri yok saydığımızda veya çıkardığımızda şehir diye bir şeyden bahsetmemiz ve dolayısıyla medeniyetten söz edebilmemiz mümkün görünmemektedir. Şehrimizde 20 küsur cami olmasına rağmen 600 yıl evvel yapılan tarihi Hızırbey Camimizin 15 ay gibi bir süre ibadete kapalı kalması halkımızın camimize olan özlemini arttırmıştır. Sokakta karşılaştığım hemen hemen herkesin; “Hocam Camimiz ne zaman açılacak” diye sormaları bunun bir göstergesidir. Bu da gösteriyor ki Mekkeyi Mekke yapan Kabe ise Medineyi Medine yapan Mescidi Nebi ise Kudüsü Kudüs yapan Mescidi Aksa ise Istanbulu Bursayı Edirneyi değerli kılan meşhur camileri ise Kırklarelini de değerli kılan Hızırbey Camimiz’dir.

Camiler aynı zamanda geçmişimizi geleceğe taşıyan önemli tapu kayıtlarımızdır. Bizler inanıyoruz ki bu Camimizden insanlığımıza Dünyevi ve uhrevi faydalar sağlayacak ilgiler verilecek Camide amiri memuru zengini fakiri patron işçisi diz dize omuz omuza vererek oluşturacakları birlikteliği sosyal hayatımıza yansıtacak ve geleceğimizi teminat altına alacaklardır, inşallah.

Camimiz modern tuvaletler, gasilhane açık ve kapalı şadırvan, bahçe düzenlemesiyle halkımızın ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde onarılmıştır. Bizler de dernek yönetimi olarak bu eseri en güzel şekilde koruyarak cemaatimizin yardımlarıyla geleceğe taşıyacağız.

Bu vesileyle camimizin cemaatle daha da güzel olacağını belirtir önümüzdeki Ramazan ayının buna imkan sağlaması duasıyla camimizin ve Ramazan ayımızın halkımıza hayırlar getirmesini dileriz.

Ayrıca Camimiz restorasyonda olduğu müddetçe mülkünü halkımıza mescit olarak kullandıran Kenan Taş kardeşimizden ve ailesinden Allah razı olsun.”

Kutlugün verdiği bilgiler ışığında, derneklerini 2007 yılının sonunda kurduklarını, Yönetim Kurulu’nda 7 olmak üzere, derneğin şu an için toplam 22 üyesi bulunduğunu ve amaçlarının Hızırbey Camii’nin ihtiyaçlarını bağış yoluyla karşılamak olduğunu vurguladı. Tarihi Hızırbey Camii’nin mülkiyetinin Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ait olduğu belirtilirken, kullanımının Kırklareli Il Müftülüğü’ne ait olduğu da kaydedildi.