Tüm maçlar final

Tüm maçlar final

Kırklareli’ni TFF 3. Ulusal Ligi’nde temsil eden Lüleburgazspor, 1. Kademe Grubu’nda oynadığı 18 maçta 35 puan toplayarak ikinciliği elde etti ve plaf-off oynama şansını yakaladı. Yeşil kırmızılılarda hedef şimdi, play-off maçlarında da başarılı bir performans ortaya koyarak 2. Lig’e yükselmek. Lüleburgazspor’un teknik heyet ve yöneticileri de play-off maçlarının önemine dikkat çekerek, “Her maçımız final havasında oynanacak. Bunun bilincindeyiz ve başarı için elimizden geleni yapacağız” diyorlar. Lüleburgazspor Basın Sözcüsü Ahmet Zeki Kılavuz da geçtiğimiz gün yaptığı açıklamada, “Lüleburgazspor; alnı ak, başı dik bir şekilde yoluna devam ediyor” dedi.

Lüleburgazspor adım adım hedefe yürüyor. 2008-2009 futbol sezonuna 2. Lig hedefiyle başlayan yeşil kırmızılılar, bu doğrultuda ilk aşamayı başarıyla geçtiler. TFF 3. Lig 1. Kademe Grubu’nda ligin başından itibaren başarılı bir performans ortaya koyan temsilcimiz, şimdi gözünü 2. Lig’e dikti.

Oluşturduğu kadroyla lige fırtına gibi giren ve 18 maçlık periyodun ilk yarısını lider bitiren Lüleburgazspor, son hafta oynadığı Yalovaspor maçından da galip ayrılınca, Tepecik Belediyespor ile birlikte play-off’a yükselen ikinci takım oldu.

5 kademe grubundan 2’şer takımın katılımıyla oluşan play-off ligindeki müsabakalar da önümüzdeki günlerde başlayacak. Lüleburgazspor bu ligde, Tepecik Belediyespor, Göztepe, Izmirspor, Tavşanlı Belediyespor, Pursaklarspor, Bafra Belediyespor, Ankara Demirspor, Hatayspor ve Kahramanmaraşspor takımları ile çift devreli lig usulü karşılaşmalar oynayacak. Bu karşılaşmalar için hazırlıklarına oyunculara verilen iznin sona ermesinin ardından başlayacak olan Lüleburgazspor’da, Basın Sözcüsü Ahmet Zeki Kılavuz hedefi “Bank Asya 1. Lig” olarak belirledi.

“Alnımız ak, başımız dik”

Kılavuz, kademe gruplarındaki maçların ardından yaptığı yazılı açıklamada; “2008-2009 Futbol Sezonu'nun ilk devresini bitirmiş bulunmaktayız. Bugün sizlerle hem ilk devrenin değerlendirmesini yapacak hem de ikinci devre ile ilgili projelerimizi paylaşacağız.

Bildiğiniz üzere profesyonel futbol takımımız 3. Lig 1. Grup'ta mücadele etmektedir. Ilk devrenin sonunda Türkiye 3. Futbol Ligi'nde mücadele eden 9 takım ile birlikte play-off grubuna yükselme başarısı göstermiştir. Bu başarı tesadüfi bir başarı değildir. Yönetim kurulumuzun inancı ve çalışmasının bir eseri olarak bu başarıyı yakalamıştır. Bu başarının sırlarını sizlerle paylaşmak istiyorum.

Öncelikle yönetim kurulumuz göreve geldikten sonra kendi arasında bir görev dağılımı yaptı. Bu görev dağılımından sonra bir kısım yönetici ve teknik danışmanlarımız ülkemizi tarayarak futbolcu transfer çalışmasına başladı. Diğer bir kısım yöneticilerimizde finans sorununa el attı ve gerekli kaynakların bulunması için çaba sarf etti. Sezon öncesinden hepsini bizzat yönetim kurulu ve teknik danışmanlarımızın izlediği futbolcular ile görüşmeler neticesinde transferimizi tamamladık. Futbolcu transferlerinde karakter ön planda idi. Futbolcunun genç olması ve teknik becerisi de diğer önem verdiğimiz faktörlerdi. Bugün gelinen noktada transfer politikamızın ne kadar doğru işlediği bir kez daha ortaya çıkmıştır.

Sezonun ilk devresinin değerlendirmesine gelirsek, hepinizin bildiği gibi lige çok iyi bir başlangıç yaptık. Başarılı sonuçlar ardı ardına geldi ve ilk periyodu lider olarak bitirdik. Ancak ikinci periyodun başında belli bir düşüş yaşandı. Futbolda istikrarın her zaman korunamayacağı futbolun acı gerçeklerinden bir tanesidir. Diğer profesyonel kulüplerde bu durumu yaşamaktadır. Nitekim diğer takımların yaşamış olduğu bu durum bizim de başımıza geldi. Ancak takım kaptanı ve teknik heyet değişikliği ile bu sorunu çabuk atlattık ve ligi arzu ettiğimiz yerde yükselme grubuna kalarak tamamladık. Bunun sevincini ve mutluluğunu tüm vatandaşlarımız ile paylaşıyoruz.

Burada şu hususa değinmeden geçemeyeceğim. Bizler başta yönetim kurulu Başkanımız Siyami Aslan olmak üzere tüm yönetim kurulu üyelerimiz gecemizi gündümüze katarak, maddi ve manevi her türlü sıkıntıyı göğüsleyerek şehrimizin takımını en üst seviyeye getirmek ve Lüleburgaz ismini en öne çıkarmak için çalışmaktayız. Başarısız sonuçlar sonrasında bir kısım insanlardan hiç de hak etmediğimiz isnat ve iftiralara maruz bırakıldık. Bu gün gelinen nokta da bizim başımızı dik ve anlımız açıktır. Ama bizlere bu isnatlarda bulunan insanları kınıyor ve onları ayıpları ile baş başa bırakıyoruz.

Yükselme grubu maçlarımız 25 Ocak 2009 tarihinde başlayacaktır. Bu maçlarda ilk 4 sırayı alan takım direkt olarak 2. Lige çıkacak geriye kalan 5., 6. ve 7. Sıradaki takım da klasman grubundan gelen 5 takım ile birlikte eleme usulü karşılaşmak sureti ile iki takım daha 2. Lige çıkacaktır. Biz Allah'ın izni ile 2. Lige çıkacağız. Ilk periyodun sonunda yaptığımız röportajda da ifade ettiğim gibi bizim hedefimiz Bank Asya 1. Ligi'dir. Hedeflerimizi biz bu şekilde belirlemiş bulunmaktayız.

Teknik heyetimiz tarafından ikinci yarı hazırlıkları önümüzdeki hafta başlayacaktır. Bu devre arasında 10 günlük Antalya kampımız yapılacak ve hazırlık maçlarımız oynanacaktır. Teknik heyetimizin raporu doğrultusunda yeterli verim alamadığımız bazı futbolcularımız ile yollarımızı ayıracağız. Yine belirlenen bazı bölgelere de yeni futbolcular transfer edeceğiz. Bu konudaki görüşmelerimiz son aşamaya gelmiştir.

Ligin ikinci bölümü çok daha çok daha zorlu geçecektir. Zira 3. Liglerin en iyi 10 takımı birbiri ile karşılaşacaktır. Rakiplerimizin tamamı ya belediye ya da müessese desteklidir. Bizim yerel yönetimlerden destek görmediğimizi yalnızca şehrimiz halkı değil tüm Trakya halkı bilir hale gelmiştir. Bırakın şehri, Trakya bölgesinin tek profesyonel takımı olan Lüleburgazspor’umuzun maçlarına Lüleburgaz’ın Belediye Başkanı gelmemektedir. Bizim sayın Belediye Başkanımız ile bir problemimiz bulunmamaktadır. Kendisinin Lüleburgazspor ile bir problemi olup olmadığını da bilemiyorum. Sayın Belediye Başkamızın desteğini alabilmek için Lüleburgazspor’un ismini Lüleburgaz Kültürspor olarak değiştirmemiz mi gerekiyor diye merak ediyorum. Bizler her şeye rağmen inandığımız yolda yürümeye devam edeceğimizi ve Lüleburgazspor ismini spor kamuuoyunda en yukarılara doğru taşımayacağımızı buradan bir kez daha ifade ediyoruz.

Bildiğiniz üzere kulübümüz 1967 yılında kurulmuştur. Üç yıl öncesine kadar futbolcularımız terminal binasının ikinci katında kalmaktaydılar. Sayın Kaymakamımız Lütfullah Gürsoy’un destekleri ile bu gün futbolcularımız Ilçe Tarım Müdürlüğü binasının arka tarafındaki futbolcu sosyal tesislerinde kalmaktadır. Bu modern tesislere kavuşmamıza ve diğer her konuda bizlerden desteklerini esirgemeyen sayın Kaymakamımıza şükranlarımızı sunuyoruz. 41 yıllık mazisi olan Lüleburgazspor’un dikili bir ağacı olmadığı herkes tarafından bilinmektedir. Bu, Lüleburgaz ilçesi için üzüntü kaynağıdır. Sportif alanda beklenen başarı sebebi ile ne yazık ki tesisleşme ikinci planda kalmış ve bugüne kadar gerekli adımlar atılmamıştır. Yönetime geldiğimiz gün sportif başarının yeterli olamayacağını ve uzun vadede tesisleşmenin zorunlu olduğunu söylemiştik. Bu doğrultuda kapalı spor salonumuzun yan tarafına halı saha tesislerimizi inşa ettik. Oldukça maliyetli olan bu tesisimiz önümüzdeki ay açılacak ve gerek kulübümüz bünyesindeki spor okulları ve sporcular ile halkımızın hizmetine sunulacaktır. Yine Alemdar inşaatın sahibi Erdal Alemdar tarafından kulübümüze 25 kişilik bir minibüs hediye edilmiş olup kulübümüzce kullanılmaya başlanmıştır. Kendilerine buradan teşekkürlerimi sunuyorum. Turgutbey köyünde yapılması düşünülen spor kompleksi ile ilgili projemiz de onaylanmıştır. 2009 yılında ihalesi yapılması düşünülen bu tesis ile Lüleburgazspor yeni ve modern bir spor kompleksine kavuşacaktır. Kulübümüzün 1999 yılından kalan vergi ve sigorta borçları ile ilgili yeniden yapılandırmaya gidilmiş olup bu esnada bu borçlar taksitler halinde ödenmeye devam etmektedir.

Yapımı devam eden ve yapımına başlanacak olan tesislerimiz bittiği zaman Lüleburgazspor, kendi altyapısından futbolcu yetiştiren ve bu futbolcular ile Türkiye Liglerinde yön veren bir takım olacaktır. Bugünlerin gelmesi çok uzak değildir. Bu husustaki inancımız ve kararlığımız tamdır.

Son olarak şu hususu belirtmeden geçemeyeceğim. Ligteki son maçımız için Yalova’ya gittik. Kardeş kulübümüz olan Yalovaspor şehir olarak bu maça hazırlandı. Aynı renklere sahip olduğumuz Yalova’da tüm şehir yeşil-kırmızı bayraklarla donatılmıştı. Şehrin bürokrasisi ve yediden yetmişe tüm halkı takımlarının başarısı için kenetlenmişti. Maç seyircisiz oynanmasına rağmen binlerce Yalovalı stadın etrafında toplanmış ve takımlarına destek veriyordu. Beraberlik bile Yalovaspor’u play-off’a çıkarıyordu. Işte bu şartlar altında gidip Yalovaspor’u net bir skorla ve üstün bir oyunla yenip takım halinde Lüleburgaz’a geldiğimizde ne yazık ki bizleri 150-200 kadar genç kardeşimiz karşıladı. Kendilerine teşekkürlerimi sunuyorum. Peki esas meseleye gelirsek, bizim halkımız nerede, bizim Kaymakamımız dışında bürokratlarımız nerede? Bu kadar vurdumduymazlık ve neme lazımcılık nereden kaynaklanıyor. Esasında bu husus sosyolojik bir inceleme konusudur. Bir konser olduğu zaman binlerce insan alanları dolduruyor, doyasıya eğleniyor. Ancak şehrin adını duyuran takımı başarıdan başarıya koşuyor bu başarı paylaşılmıyor. Herkes kendince bir hesap içersinde bu başarıyı yok sayıyor ve bu güzellikleri paylaşmıyor. Bu başarı yönetim kurulumuzun değil Lüleburgaz’ın başarısıdır. Gelin bundan sonra bu başarıları ya da başarısızlıkları beraber paylaşalım. Maddi ve manevi sıkıntıyı birlikte yaşayalım. Ama mutluluğu da birlikte tadalım. 2009 yılının ilçemize, ülkemize ve ayrıca spor camiasına huzur ve mutluluk getirmesi temennisi ile sevgi ve saygılarımı sunuyorum”