Uzun kış mevsimi için yapılan hazırlıklar hız kesmiyor

Uzun kış mevsimi için yapılan hazırlıklar hız kesmiyor

Havaların soğumasıyla birlikte ilimizde olduğu gibi Kırklareli’nin Kofçaz Ilçesi’ne bağlı Terzidere köyünde de kış hazırlıkları son demlerini yaşamaya başladı. Özellikle kışın vazgeçilmezi tarhana yapımları hızlandı. Vitamin mineralleri bakımından çok sağlıklı ve besleyici olan tarhana hemen hemen her evin baş tacı olmaya devam ediyor.

Kırmızıbiber, domates, süt, yoğurt, un yöresel baharatlarla harmanlanıp, uzun ve zahmetli bir süreçten geçiyor. Soğuk kış gecelerinde sıcacık bir tas çorba onca katlanılan zahmete değiyor.

Bir Balkan köyü olan Terzidere’de kış daha çabuk etkisini gösteriyor. Dolayısıyla hazırlıklar daha fazla oluyor. Hele bir de kar yağdığı zaman merkezle anında bağlantısı kesilen köyün hanımları her ihtiyaçlarını kendileri çıkarmak zorunda kalıyorlar. Köy, yaz mevsiminde ne kadar eşsiz doğa güzellikleriyle donansa da, kışı o kadar çetin geçiyor.

Bu nedenle köy sakinleri kışa daha bir farklı hazırlanıyorlar. Yaz mevsiminde bahçelerinde ürettikleri, ormanda yetişen bütün ürünlerden kışlık erzaklarını bol bol depoluyorlar.

Tarhanası, yağlı biberi, salçası, menemenliği, turşusu, reçelini, pekmezini, kompostosunu, konservesini her şeylerini bahçeden odun ateşine koyarak daha da bir lezzetli haline getiriyorlar.

Kuzinede odun ateşinde pişen sıcacık ekmeklerinin yanına her zaman bulunacak katık için yaz boyunca emek veriyorlar. Sadece kendileri için değil sürülerini emanet ettikleri köpekleri içinde kepekli undan, kendi tabirleriyle “köpek ekmeği” yapıyorlar.

 Balkan köylerinde olduğu gibi, Terzidere’de de hanımlar daha da fazla yükün altına giriyorlar. Hanımlar evin marketi konumunda yer alıyorlar. Ekmeklerini, sebzesini, salçasını, pekmezini kışlık böreklik ekmeğini hepsini kendileri yapıyorlar.

Koyunlar da kışa hazırlanıyor

Terzidere köylüleri geçimlerini hayvancılıkla sağladığı için hayvanlarının da bakımlarını yapmaya başladılar. Onların aşılarını ilaçlarını zamanı geçmeden vurdurarak, ekmek teknelerine sahip çıkmaya çalışıyorlar.

 Hayvanlarının yapılması gereken aşılarını bayram seyran demeden, hiç aksatmadan uyguluyorlar. Balyasını, sılacını, otunu yaz boyunca zahmet verip hazırlıyorlar.

Beli bükülmüşte olsa, yaşı kaç olursa olsun hep çalışmak gayesinde olan köylüler emeklerine hak edilen değerin verilmesi gerektiğinin vurgusunu yapıyorlar. Aşısı, ilacı, yemi, tuzu derken gelen gidiyor diye yakınıyorlar. Hele bir de kendini bankalara kaptırdıysan vay haline diyorlar.