HABER MERKEZİ
“Demokratikleşme sürecini başarıyla sonuçlandırmış; laik, çoğulcu, katılımcı demokrasiyi bütün kurum ve kurallarıyla hayata geçirmiş; hukuk devletini gerçekleştirmiş, “gerçekten demokratik” bir Türkiye. Uluslararası ilişkilerde eşitliğe önem veren, kararlarında ülkesinin çıkarlarını önde tutan “tam bağımsız” bir Türkiye. Etnik ve kültürel motiflerini birleştirebilmiş, farklılıkların zaaf değil, zenginlik olduğunun bilincinde bir Türkiye. Yükümlülük ve fırsatların; din, mezhep, etnik köken ve cinsiyet ayrımlarına bakılmaksızın eşit dağıtıldığı bir Türkiye. Üretime dayalı büyüme sonucunda hem ekonominin dışa bağımlılığının azaldığı, hem yılda ortalama yüzde 7-8 oranında büyüyen; büyümenin hem nimetlerini, hem külfetlerini adil biçimde bölüşen, Cumhuriyetin 100. yılında 2 trilyon Doların üzerinde GSMH’ye ulaşan, kişi başına milli geliri 25.000 doları aşan bir Türkiye. Böylece gelir dağılımının düzeltildiği, coğrafi bölgeler arasındaki gelişmişlik farklarının en aza indirildiği bir Türkiye. Sağlık ve eğitim alanlarında temel sorumluluğu kamunun üstlendiği bir Türkiye. Bebek ölümlerinin azaldığı, çocukların sokağa terk edilmediği bir Türkiye. Çocuklarına ve gençlerine ayrılık tanımadan eğitim olanakları sağlayan, ezbere dayalı olmayan, sorgulayan-araştıran bir eğitim sistemi olan, gelecek kuşakların laik anlayış içinde yetiştiği, çağdaş düşünce ve bilgi ile donatıldığı bir Türkiye. Gençlerine güvenen, onların gücünü verimli alanlara yönlendirebilen, onlara sorumluluk vermekten korkmayan bir Türkiye. Kadına yalnız toplumsal ve siyasal yaşamda değil aynı zamanda ekonomide de gereken yeri veren, onun üretime yapabileceği katkıyı değerlendiren bir Türkiye. Sürdürülebilir gelişmenin ön koşullarından biri olarak çevreye saygı gösteren, doğal kaynaklarının gereksiz tüketilmesini önleyen bir Türkiye. İşsizliğin yüzde 5-6 bandına çekildiği, çalışma çağındaki bütün bireylerin bilgi ve yeteneğine göre iş bulabildiği, her evden en az 1 kişinin çalıştığı işsizliğe çözüm bulmuş bir Türkiye. Çalışanlara ve çalışamayanlara sosyal güvence sağlayabilen bir Türkiye. Emeklilik çağındaki bireylerinin yeniden çalışmak zorunda olmadığı, sağlıklı, onurlu ve uzun ömürlü bir yaşam sürmelerine olanak sağlayan bir Türkiye. Engelli vatandaşlarına ekonomide katkıda bulunma fırsatı veren bir Türkiye. Tarım kesimini yalnız ekonomik değil aynı zamanda sosyal içeriğiyle gören, çiftçi ve köylünün desteklenmesini gerçekleştiren politikaları üreten ve uygulayan bir Türkiye. Ekonominin ve demokrasinin orta direği olan küçük ve orta ölçekli esnafın sorunlarına duyarsız kalmayan ve bu sorunları çözebilen bir Türkiye. Tüketiciyi koruyan, bu amaçla düzenlenmiş yasal ve kurumsal yapıya sahip bir Türkiye. Yargının karşılaştığı sorunların üstesinden gelmiş, yargıda yalnız adaleti değil aynı zamanda gereken hızı da sağlamış, yargıda herkesin hakkını gecikmeden alabildiği bir Türkiye. Her yönüyle güçlü ve saygın bir devlet yönetimine sahip bir Türkiye. Her alanda saydamlığa ve katılımcılığa önem veren ve bunların gerçekleşmesini sağlayacak eylemler içinde olan bir Türkiye. Çağımızda; bilgi birikiminin ve teknolojinin önemine inanmış, onun gereklerini yerine getiren, bu alanlarda ilerlemeyi teşvik eden, yapılması gereken yatırımlara öncelik veren ve bilişim teknolojilerini her yaşta insanın kullanabildiği bir Türkiye. Kamu yönetiminde etkinliği ve verimliliği sağlayacak reformları gerçekleştirmiş, kamu harcamalarında savurganlığı önleyebilen, kaynaklarını çok daha rasyonel kullanan, hizmetleri daha nitelikli ve daha ucuza sağlayabilen bir Türkiye. Yetişmiş kadrolarının, yeterlik ve liyakat ilkelerine göre değerlendirildiği bir Türkiye. Ekonominin büyümesi ve vatandaşa verilen hizmetlerin yüksek nitelikli olması için gereken fiziki altyapıyı gerçekleştiren ve etkin bir biçimde yöneten bir Türkiye. Piyasalarda rekabeti sağlamaya yönelik düzenlemeleri gerçekleştiren, sanayi ve ticarette tekelleşmeyi önleyecek kurumsal yapıyı kuran ve ileten, rekabeti güçlendiren bir Türkiye. Yolsuzluğa neden olan unsurların büyük ölçüde ortadan kaldırıldığı, yolsuzluk yapanların üzerine büyük bir kararlılıkla gidebilen ve ülkeyi bir kanser dokusu gibi saran yolsuzluk ve rüşvetten arınmış bir Türkiye. Dış ve iç güvenlik görevlerini eksiksiz ve kusursuz yerine getiren bir Türkiye. Günümüzde kaçınılmaz olarak ortaya çıkan küreselleşmenin yarattığı fırsatları değerlendiren, öte yandan getirdiği sakıncalardan yeterince korunabilen bir Türkiye. Dış kaynaklara bağımlılığı ortadan kaldıran ve bağımlılık yaratan etkenlerden arınmış ve korunmuş bir Türkiye.Sanayileşen, üreten ve harcadığından çok kazanan bir Türkiye. Cumhuriyetin 100. yılında ihracatı 800 milyar doları aşan ve dış ticaret fazlası veren bir Türkiye. İç tasarruf yaratan bir Türkiye. Yoksulluğun kader olmaktan çıkarıldığı bir Türkiye. Ormanlarının ve yer altı kaynaklarının etkin bir biçimde değerlendirildiği bir Türkiye. Ordu, polis, din ve yargının her türlü siyasi ilişki ve siyaset baskısı dışında olan bir Türkiye. Bireyin 3 temel ihtiyacı olan barınma ve beslenme ihtiyaçları ile düşünme/ifade özgürlüğünün tam olarak karşılandığı bir Türkiye. Barış ve refah ülkesi, Örnek Ülke Türkiye.” (s)