Eğitim-Sen Kırklareli Şubesi Şubesi, Perşembe günü ilimiz Dingiloğlu Parkı önünde, saat 16.00’da toplanarak, yaşanan kriz sürecinin eğitime olan yansımalarını kapsayan bir basın açıklaması ile kamuoyuna seslendi. Eğitim-Sen Kırklareli Şubesi Şubesi Sekreteri Seyfi Meriç, yaptığı basın açıklamasında şunları kaydetti;
“Maaşlarımızın enflasyon karşısında erimesi, başlıca mal ve hizmetlere peş peşe yapılan zamlar, toplumun tüm kesimleri gibi, eğitim ve bilim emekçilerinin de krizden ve krizin yarattığı sonuçlardan etkilenmesine neden olmuştur. Bugün borcu olmayan eğitim emekçisi bulmak neredeyse imkânsız hale gelmiştir. Aldıkları maaş ile ay sonunu bile getirmekte zorlanan yüz binlerce eğitim emekçisi ciddi bir borç batağı içine itilmiştir. Kuşkusuz sadece eğitim emekçileri değil, emekliler, gençler, her kategoriden emeği ile geçinenler, kısacası bütün emek kesimleri, yaşanan krizin yükünden nasiplerini fazlasıyla almaktadırlar.Yaşanan kriz süreci, eğitim sisteminin niteliğini belirleyen sorunların temelindeki eşitsizlik ve adaletsizlik uygulamalarını arttırmıştır. Okul öncesi eğitimden üniversiteye kadar eğitimin tüm kademelerinde yıllardır çözüm bekleyen yapısal sorunlar, son dönemde daha da derinleşmiştir. Tüm bu sorunlara siyasi iktidarların eğitim sistemini kendi ideolojileri etrafında biçimlendirme çabalarını da eklediğimizde yaşanan sorunların boyutları farklılaşmaktadır.Benzer pek çok ülkede olduğu gibi Türkiye'de parası olanlar olmayana göre ciddi avantaj elde etmekte, parası olan eğitim yaşamını sürdürebilirken, yoksul ailelerin çocukları ekonomik yetersizlikler nedeniyle eğitim yaşamının dışına itilmektedir. Siyasi iktidar eğitim gibi temel bir insan hakkını "serbest piyasa"nın insafına bırakmak için peş peşe yasal düzenlemeler yaparak eğitimin tüm kademelerinde ciddi bir ticarileştirme ve özelleştirme hamlesi başlatmıştır. Okullarda toplanan paralardan, öğretmenlerin farklı statülerde ve güvencesiz olarak istihdam edilmesine kadar çok sayıda sorun eğitim sistemini kuşatmış durumdadır.
Eğitim Sen, başta eğitim sistemi olmak üzere toplumun genelinde etkisini hissettiren temel sorunları gündeme getirmek için tüm Türkiye çapında eylem ve etkinlikler düzenleme kararı almıştır.
- Eğitimi bir gelir kapısı olarak gören, giderlerini halkın sırtına yükleyen, eğitime yeterli bütçe ayırmayan, okullara ödenek vermeyen mevcut anlayışa karşı; eğitime yeterli bütçe, okullara yeterli ödenek ayrılması için,
- Eğitim sürecinde çocukların yeterli beslenememesinin zekâ gelişimini olumsuz etkileyeceği bilimsel bir gerçektir. Bu durum yıllardır yetkililerce bilinmesine rağmen göz ardı edilmektedir. Çocuklara yeterli beslenme imkânı, süt, temiz su, ücretsiz sağlık taramasının gerçekleşmesi için,
- Eğitim programının bireyci, ders kitaplarının bilimdışı, eğitimin paralı olması karşısında; bilimsel, laik, kamusal, demokratik eğitim için,
- Okul öncesi eğitimden, yüksek öğrenime kadar okullaşma ve okulların mevcut yapılanmasına dair problemler karşısında; bilimin gelişmesine, insanın özgürleşmesine kolaylık sağlayacak yeterli derslik, yeterli okullaşmanın gerçekleşmesi için,
- Sadece parası olanların değil, yoksulların, kimsesizlerin de eğitim hakkından yararlandığı bir eğitim sistemi için,
- Eğitim alanında her kademedeki yöneticilerin atanmasında sadece Bakanın, Valilerin, Milli Eğitim Müdürlüklerinin, YÖK'ün belirleyici olması karşısında eğitim ve bilim emekçilerinin kendi yöneticilerini seçimle belirlemesi için,
- Eğitime ilişkin karar süreçlerinde sadece yöneticilerin emirleriyle karar alınması karşısında; eğitimin bileşenlerinin (öğretmenler, hizmetliler-memurlar, öğrenciler, veliler ve bilim insanları) katılımıyla karar süreçlerinin demokratik işleyişle belirlenmesi için,
- Eğitim alanında her kademedeki yönetimlerin çoğunluğunun erkeklerce temsil edilmesikarşısında; kadınların da yönetimde eşit temsil edilmesi için,
- Sözleşmeli, geçici, ücretli çalıştırma karşısında; kadrolu ve güvenceli çalıştırmanın esas alındığı bir düzenlemenin yapılması için,
- Baskı, soruşturma, sürgün gibi uygulamaları ve otoriter bir çalışma anlayışını sürdüren, anti demokratik yasalara karşı; eşitlikçi, özgürlükçü, baskı ve şiddetten arındırılmış, yüzyılın ayıbı olan sürgünlerin olmadığı, demokratik bir işleyişin gerçekleşmesi için 12-14 Mart tarihleri arasında tüm Türkiye'de alanlarda olacağız. Krizin giderek derinleşiyor olması bizleri, kriz bahanesiyle gündeme getirilecek saldırılara karşı zamanında tepkimizi göstermeye itmektedir. Eğer bizler tepkimizi göstermezsek sırtımızdaki yük giderek ağırlaşacak, toplumun tüm kesimleri işsizlik, yoksulluk, açlık sorunlarıyla boğuşacak, halkın büyük bir bölümü eğitim, sağlık gibi en temel haklarından yararlanamaz hale gelecektir.Bizler, eğitim ve bilim işkolunda çalışanlar olarak, başta eğitim alanında yaşanan olumsuzluklar olmak üzere, bize dayatılan kriz reçeteleri ve anti demokratik uygulamalar karşısında sessiz kalmayacağımızı buradan tüm kamuoyuna duyuruyoruz. Insanca, bir yaşam, herkesin eşit bir biçimde yararlanacağı bilimsel, laik, kamusal, demokratik eğitim için tüm Türkiye'de 12-14 Mart tarihlerde alanlarda olacağız. Tüm öğrencilerimizi, öğrenci velilerini, halkımızı kendilerinin ve çocuklarının geleceğine sahip çıkmaya, Eğitim Sen'in eylemlerine destek vermeye çağırıyoruz.
- 12 Mart Perşembe günü Istanbul, Ankara, Izmir, Samsun, Diyarbakır, Mersin dışındaki tüm illerde Il Milli Eğitim Müdürlüklerine yürüyüş, kitlesel basın açıklaması ve tebeşir bırakma eylemi yapılacak ve taleplerimiz dillendiril ecektir. Eylemler sonrasında her ilin kendi sorunlarını içeren dosyaları Il Milli Eğitim Müdürlüklerine verilecektir.
- 12 Mart'ta basın açıklamalarını yapan iller dosyalarını birleştirerek bağlı bulundukları iller olan Istanbul, Ankara, Izmir, Samsun, Diyarbakır ve Mersin'de Il Milli Eğitim Müdürlüklerine yürüyerek kitlesel basın açıklamaları yapacak ve hazırlanan dosyalar Il Milli Eğitim Müdürlüklerine verilecektir.
- 14 Mart Cumartesi günü Istanbul'da kitlesel yürüyüş ve basın açıklaması yapılacaktır. Istanbul'da eylemin yapılacağı yer ve saat önceden bildirilecektir.
- 16 Mart günü Milli Eğitim Bakanı'na 81 ilin, 17 milyon öğrencinin, 800 bini aşkın eğitim emekçilerinin talepleri ve çözüm önerileri bir dosya halinde sunulacak ve taleplerimizin gerçekleştirilmesi için görüşme yapılacaktır.
Eğitim ve bilim emekçileri krizin bedelini ödemeyecek, ekonomik-demokratik talepleri için mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir.” Eğitim-Sen yaptığı basın açıklamasının ardından Eğitim-Sen Kırklareli Şube Başkanı Yessari Demir Aslan, Eğitim-Sen Kırklareli Şube Sekreteri Seyfi Meriç, Eğitim-Sen Kırklareli Örgütlenme Sekreteri Cevahir Kuşun ve Eğitim Sekreteri Mustafa Kemal Cesur ilimizde eğitim ve öğretimin sorunlarını ve çözüm önerilierini içereren dosyalarını Kırklareli Il Milli Eğitim Müdürlüğü’ne sunmak için Kırklareli Il Milli Eğitim Müdürü Halil Ecevit’i yerinde ziyaret ettiler.