Gül Bahçesi
Bayram Bıyıklı
Büyük İslâm âlimi Şakik-i Belhi Hazretleri uzun yıllar okuttuğu talebesi Hatim-i Es'ama sordu: - Kaç senedir benden ilim tahsil ediyorsun?- Otuz üç senedir.
- Neler istifade ettin?- Sekiz şey istifade ettim.
- Ben ömrümü sizin yolunuzda, sizlerin tâlim ve terbiyenizde harcadım. Sen ise sadece sekiz şey istifade ettiğini söylüyorsun!
- Evet Hocam, doğrusunu isterseniz sekiz şey istifade ettim.
- Nedir bu sekiz şey?
- Birincisi; halka baktım, herkes kendine bir arkadaş, bir dost seçmiş. Herkesin dostu, kabre kadar arkadaş oluyor. Definden sonra çekip geliyor. Düşündüm, ben öyle bir dost bulmalıyım ki, devamlı arkadaşım olsun, kabirde de beni yalnız bırakmasın. Böyle bir arkadaş ise ancak sâlih amel olurdu. Ben de onu seçtim.
- Güzel seçmişsin. Diğerlerini de söyler misin?
- İkincisi; halka baktım, çoğu nefsinin hevâsına esir olmuş. Hâlbuki Kur'ân-ı Kerîm’de, nefsini hevâ ve hevesten alıkoyan kimsenin yerinin Cennet olduğu bildirilmektir. Kur'ân-ı Kerîm’in hak olduğunu bildiğim için nefsi emmareye muhalefet ettim. Ona esir olmadım, onunla mücadele edip Hakkın emrine boyun eğmek mecburiyetinde bıraktım. Nefsim kötülük işleyemez hâle geldi.
- Allah seni mübarek etsin! Üçüncüsünü de söyle!
- Üçüncüsü; halka baktım, dünyanın faydasız meşgalesi içinde boğulmuş, didinip duruyorlar. Bir şey kazandık zannederek onunla seviniyorlar. Hâlbuki Kur'ân-ı kerîm’de, insanların kazandıkları ne kadar çok olursa olsun tükeneceği, fakat Allahın katındakilerin ise baki olduğu bildirilmektedir. Senelerdir kazandıklarımın tükenmemesi için, ahiret azığı olarak hep baki kalmak üzere Allah-ü Teâlâ’ya emanet ettim. Yani dine hizmet eden müesseselere ve diğer hayır hasenata verdim.
- Çok güzel etmişsin, dördüncüyü de söyle!
- Dördüncüsü; halka baktım, kimisi şerefi, akrabasının çokluğunda görüyor, kimisi kibirlenmekle şeref sahibi olacağını zannediyor, kimisi sülâlesi ile iftihar ediyor. Hâlbuki Kur'ân-ı kerîm’de en şereflilerin takva sahipleri olduğu bildirilmektedir. Yani bütün haramlardan kaçarak Allahın emrine uymaktır. (Takva sahibi kimse, Allahın emirlerine uyduğu için günah işlemez. Devletin kanunlarına uyduğu için suç işlemez. Vatanını, milletini, bayrağını sever. Herkese iyilik eder. Kimseye zararı dokunmaz. Din ve fen bilgilerini öğrenerek insanlığın saadeti için çakşır.) Ben de takva sahibi olmayı seçtim. –Devamı var-