HABER MERKEZİ
“1 Mart Muhasebeciler Günü” Kırklareli Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (KSMMMO) tarafından yapılan çeşitli etkinliklerle kutlandı.
Etkinlikler kapsamında ilk olarak 01 Mart 2012 Perşembe günü 10.30-12.00 saatleri arasında Paşa Kafe’de; KSMMMO Başkanı Burhaln Üstünkol, Yönetim Kurulu Üyeleri, Oda Üyeleri ve ailelerinin katılımı ile kapvaltı programı düzenlendi. Başkan Üstünkol, oda üyeleri olarak beraber olmak ve sohbetlerde bulunmak amacıyla böyle bir etkinliği düzenlediklerini belirtti.
* “Camiamızı yeni TTK ile bambaşka bir dönemin başlangıcı beklemektedir”
Etkinliklerin ikinci kısmı 12.30-13.00 saatleri arasında Kırklareli Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (KSMMMO) binasında basın açıklaması şeklinde gerçekleştirildi. Burada konuşma yapan Oda Başkanı Üstünkol ilk olarak meslektaşlarına seslenerek; “3568 sayılı yasamızın mecliste kabul edildiği ve camiamızın bizlere sunduğu 1 Mart Muhasebeciler Gününüz kutlu olsun. Yıllardır harcanan emekler kendisinden ziyade devamlı mükelleflerinin menfatini ve haklarını koruma mücadelesi veren bunu kendine görev sayan Odalarımızın kuruluşlarından bu güne geçen sürede Türkiye genelin de yapılan çalışmalar ile bir çok meslek örgütüne örnek olan camiamızı yeni TTK ile bambaşka bir dönemin başlangıcı beklemektedir.
Belki de yıllardır hayal ettiğimiz kamuoyunda fazlası ile hak ettiğimiz yerlere bizleri getirecek bir dönem başlıyor. Fiziksel alt yapıları ile odalarımız; aldıkları ve de almakta oldukları eğitimler ile siz değerli meslektaşlarımın bu sürece her zaman hazır olduğuna gönülden inanıyorum. Yeter ki bu sürece işlerini yürüttüğümüz iş dünyası da ayni duyarlılığı göstersin. Yeni iş hayatı sürecine kendilerini hazırlasınlar alt yapılarını oluşturarak kurumsallaşma sürecine girsinler. Bizler de sadece aldığımız eğitimler ile değil aynı kurumsallaşma sürecini ofislerimiz de hayata geçirecek arzu ve mücadelenin içinde olmalıyız. Başta TÜRMOB olmak üzere odalarımız da bilgiyi paylaşmasını bilen ve bu konuda tüm meslek örgütlerine örnek teşkil eden muhasebe camiası olarak yeni başlayacak bu süreçte başarılı çalışmalar imza atacağına olan inancım tüm sorunlarınızın geride kaldığı bir dönemin başlangıcı olması temennisi ile Muhasebeciler Gününüzü bir kez daha kutlar hepinize sevgi ve saygılarımı sunarım” dedi.
* “Bu düzenlemenin arkasında kararlılıkla durmamız gerekiyor”
Konuşmasının ikinci kısmında Başkan Üstünkol, Türk Ticaret Kanunuyla getirilen yeniliklere ve değişikliklere bazı kesimlerce direnç olduğunu gözmlediğini, tüm kurum ve kuruluşlar ile ilgili tarafların bu düzenlemenin arkasında kararlılıkla durulması ve bu konuda destekçi olunması gerektiğini ifade ederek şunları kaydetti:
“1990 yılından bu yana kutlanan Muhasebeciler Günü bizler için farklı bir değere sahiptir. Yıllarca kimlik arayışında olan meslek 1990 yılından itibaren SMMM ve YMM Odaları’nın kurulması 3568 Sayılı Yasa ile oluşan resmi kimliği altında kısa sürede ülkede söz sahibi olmuştur. Bu yapı sadece söz sahibi olmakla kalmayarak bir çok meslek örgütüne örnek teşkil edecek konuma gelmiştir. Odalarımız Türkiye genelinde fiziksel alt yapılarlnı nerede ise tamamına yaklnı tamamlamış ya da tamamlama aşamasına gelmiştir. Bu kadar özveri ile mesleği icra etmeğe çalışan meslek mensuplarımız zaman zaman türkiye gerçekleri ile yasalar arasında sıkışıp kalmaktadır.
299 çeşit vergi ,harç ve cezanin olduğu Vergi Yasaları’nın uygulamasında iş hayatının kendi içindeki yaşam mücadelesi veren mükellef yapısına hem Vergi Yasaları’nı hemde sgkveiş yasaları gereklerini anlatmaya hem de bu firmalara yol haritası çizmeye çalışmaktadır. Mükelleflerin % 45.7’si gibi bir kesimin Vergi Yasaları’nın açık ve anlaşılır olmadığını düşündüğünü Gelir İdaresi Başkanlığı’nın araştırması sonucu ortaya çıkmış bir gerçektir. “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur” sözünü iş dünyasına uyarlar isek; “Sağlıklı muhasebe, sağlıklı mükellef yapılarında oluşacağı ve de sağlıklı verginin de sağlıklı mükelleflerden alınacağı” ortadadır.
Bu çerçevede 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe girecek yeni TTK’na iş dünyası ne kadar hazırdır. Yeni TTK ve borçlar kanunu ihtiyacı yıllardır vardır. Bu konuda muhasebeciler olarak bu değişimi n sonuna kadar arkasında ve destekleyicisi olduk. Ancak uygulamanın sağlıklı olması ; aylardır ülke gündemini nden düşmeyen sporda şiddet yasasına (Şike Yasası’na) dönüşmemesi için iş dünyasının da bu konuda gerekli hazırlıkları yapması gerekmektedir.
Ülkemizde Ticaret Sicili’ne göre 800 bin civarında şirket gözükmesine karşılık Gelir İdaresi Kayıtları’na göre bu sayı 600 binlerde. Bu demektir ki aradaki 200 bin civarında ki şirketlerin Gelir İdaresi tarafından ya resen terk işlemleri yapıldı yada ulaşılamıyan firmalar. 800 bin şirketin yaklaşık 250 bin tanesi gayri faal durumda dır. Kalan şirketlerin de % 90-95’ı aile şirketi olup, kurumsaldan ziyade bireysel yönetim tarzındadır. Cezai müeyyedilerin çok ağır olduğu bu yasa hakkında mükellefleri aydınlatma bilnçlendirme ve gerekli sistemleri kurma görevi de tamamen meslektaşlarımızın üzerindedir. Bir çok meslek guruplarında haksız rekabet ve kayıt dişiliğin oluştuğu bir ortamda meslek mensuplarımızın maddi ve manevi olarak olumsuz etkilenmemeleri mümkün değildir. Her ayın içinde zorunlu beyanların ve bildirimlerin sa yısı cezai müeyyedilerin sürekli artması iş dünyasının büyük bölümünün kurumsallaşamaması mesleğimizin icrasını her geçen gün zor hale getirmektedir. Dünyada yaşanan ekonomik gelişmeler muhasebe, finansal raporlama ve denetim gibi konuların her geçen gün önemini artırmıştır. Sağlıklı ve güvenilir finansal raporlama, sağlıklı
ekonominin temel taşlarından biri haline gelmiştir. Hher yeni düzenleme de olduğu gibi yeni Türk Ticaret Kanunuyla getirilen yeniliklere ve değişikliklere de maalesef bazı kesimlerce direnç olduğunu gözlemliyoruz.
Tüm kurum ve kuruluşlar ile ilgili tarafların bu düzenlemenin arkasında kararlılıkla durmamız ve bu konuda destekçi olmamız gerekmektedir.
burada yapılacak ilk hareket iş dünyasının meslek odalarının ve SMMM odaları’nın iş birlikteliği olmalıdır.
sürekli toplantı. panel ve söyleşiler ile önümüzde ki kısa süreyi en iyi şekilde değerlendirme yeni TTK, yeni Vergi Yasaları ile S.G.K ve İş Yasaları’nı yürürlük tarihlerinden önce el birliği ile altyapılarını oluşturmamız ve de değişmesi gereken .uygulanmasının büyük sorunlar oluşturacağı belli olan maddelerinde değişmesi konusunda gerekli çabaların, işbirlikteliklerinin sağlanması bu süreçte ilgili Bakanlıkların da her türlü katkıyı vermesi gerekmektedir. Çünkü her zaman ifade ettiğimiz üzere iş dünyası Gelir İdaresi ve SMMM’ler ekonominin saçayağıdır. Bu ayaklardan bir tanesinin kopması dengenin bozulması demektir. Bu üçlü her zaman birbirine destek olmali ve ortak paydalarda birleşmelidir. Aynı zamanda Gelir İdaresi’nin kutladığı Vergi Haftasi ile Muhasebe Günü ve yakında başlayacak olan SGK Haftası takvim olarak ta birbirine eşleşmiş olup birbirleri ile bütünleşmeli ortak hareket etmeli gerçeği takvimede yansımıştır. Meslek camiamız ile iş dünyasının tüm kurum ve kuruluşların büyük bir dayanışma içerisinde olduğu sorunları birlikte aştığı sürecin başlangıcı olması dileğiyle Muhasebeciler Gününü kutlar sevgi ve saygılar sunarım.”
* “Sağlıklı aile olmanın ön koşulu sağlıklı ‘Ben’dir”
“1 Mart Muhasebeciler Günü” kutlamaları kapsamında Kırklareli Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (KSMMMO) tarafından yapılan etkinlikler 13.00-15.00 saatleri arasında Uzman Klinik Psikolog Evlilik ve Aile Terapisti Zeynep Set ile yapılan söyleşiyle sona erdi.
Uzman Klinik Psikolog Evlilik ve Aile Terapisti Zeynep Set; “Sağlıklı aile olmanın ön koşulu sağlıklı ‘Ben’dir” dedi.
Kırklareli Serbest Muhasebeciler Mali Müşavirler Odası (KSMMMO) tarafından “Aile İçi Şiddetin Önlenmesi” konulu seminer verildi. SMMMO Toplantı Salonu’nda oda üyelerine verilen seminere konuşmacı olarak Uzman Klinik Psikolog Evlilik ve Aile Terapisti Zeynep Set katıldı. Set, evlilik hakkında, sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir ailenin nasıl olabileceği, bu ailenin nasıl ortaya çıkarılacağını hakkında çeşitli bilgiler verdi.
Aile içerisindeki bir ferdin, ruhsal, zihinsel ve fiziksel durumu iyi değilse o aile içerisinde sağlıklı bir iletişimin, huzurun ve mutluluğun kolay sağlanamayacağını söyleyen Set, burada yaptığı konuşmasında şunları söyledi;
“Hepimiz bir ailenin parçasıyız. Ailelerin işlevleri sadece çocuk büyütmek yaşamı sürdürmek değildir. Eşlerin gelişimine yardımcı olmak, destek vermektir. Aile her şeyin temelidir. Biz bugünkü hayatımıza içinde doğduğumuz kök ailemizden aldıklarımızla, alamadıklarımızla devam ediyoruz.
İçerisinde bulunduğumuz modern toplum ile 5 yıl önceki yaşam arasında kuşak çatışması meydana geldi. Modern toplum bizlere daha çok şey verdi ama daha çok koşturmamızı istedi. Son 15 yıldır bu ülkede boşanma olayları fazlasıyla arttı. Çocuk problemleri artık bizlerin üzerinde çok çalıştığı bir konu haline geldi. Biz zannediyorum ki sahip olduğumuz teknolojiyi iyi anlamda kullanamadık. Buda yaşadığımız sorunlarda bizi çıkışsız ve çaresiz bıraktı. Aslında yatırım yapılması gereken insan vurgusuna çok fazla yatırım yapamadık. Bizlerin amacı sadece yaşanabilir bir gezegen oluşturmak.
Sağlıklı aile olmanın ön koşulu sağlıklı bendir. ‘Ben’ ruhsal, zihinsel ve fiziksel anlamda iyi değilsem, sağlıklı ve tam değilsem, biz bağlamında sağlıklı duramayız. Bu sorunlar sağlıklı bir biz olmaya engel teşkil eder.” (s.-u.e.)