Özkan Başaran
AK Parti Kurmayları’nın karar toplantılarından çıkan sonuç; eski seçim sistemiyle devam oldu. 3 dönem üst üste vekillik yapan AK Partilililerin parlamentoya ara verme zorunluluğu kaldırılmadı.
Başbakan Erdoğan’ın da dahil olduğu 70 küsur AK Partili Vekil Siyasete ara verecek.
Bu durumda Başbakan Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı Adaylığına kesin gözüyle bakabilir miyiz?
Olabilir de, olmayabilir de.
Vekilliğinin 3. Dönemi dolacak Başbakan Erdoğan, Cumhurbaşkanı Adayı olmayıp siyasete ara mı verecek?
Başbakan veya Cumhurbaşkanı olmadan da siyaset yapılmaz mı?
Parti Genel Başkanlığı’na engel bir şey yok.
Ayrıca şimdi aklımıza gelmeyen bazı durumlar da gelişebilir.
Başbakan Erdoğan Türkiye Siyaseti’nin en önemli aktörü. Nefes aldığı sürece Siyasetin içinde olacaktır.
İlklere imza atan Başbakan Erdoğan hiç kimsenin düşünemeyeceği siyasi bir model geliştirebilir.
Zaman ilerledikçe gözümüzün önünde cereyan edecek siyasi manevralar, hepimizi şaşırtabilir.
Mayıs Ayı’nın ne sürprizlere gebe olduğunu hep birlikte göreceğiz.
Biz kendi bölgemize bakalım.
Mademki eski sistemle seçime gireceğiz, Milletvekilliği aklından geçenler son gelişen bu duruma göre gardlarını almak durumundalar.
Bölgemizin belirleyici partisi CHP’nin durumu çok önemli.
Vekil Turgut Dibek ile Büyük Mandıra Belediye Başkanı Sertaç Balyemez’i tebrik etmeğe gittiğimiz gün konuştuğumuz öngörüler CHP’nin yol haritası hakkında ipuçları veriyordu.
Vekil Dibek, 1 Eylül’den itibaren CHP’nin hızlandırılmış bir örgüt yenilemesi dönemine gireceğini tahmin ettiğini söylerken, ondan önce bir Tüzük Kurultayı’nın yapılabileceğinin belirtilerini de hissettiğini söylüyordu.
Eğer Tüzük Kurultayı olursa, hızlandırılmış kurultay sürecinden vazgeçilebileceğini hatırlatan Vekil Dibek, Yerel Seçimlerde boşalan örgütlerin yenilenmesinin ya değiştirilen tüzükle atama yöntemiyle yenileneceğini, ya da hızlandırılmış kurultaylar süreci ile Örgütlerin yenileceğini söylüyordu.
2015 Haziran seçimlerine yenilenmiş örgütlerle girme ihtiyacını çeşitli gerekçelerle anlatan Vekil Dibek Sonbaharda CHP’nin kan değişimine gideceğini vurguluyordu. Kısacası CHP bu yıl Örgütlerini yenileyecek. Ama öyle, ama böyle.
CHP’nin bölgemizde iki Vekili garanti. Belki bu dönem Üç sıfır da olabilir.
Kırklareli Merkez’de bu dönem Aday Adayları geçen döneme göre fazlalaşabilir.
Belediye Başkan Adaylığı için 7-8 ay çaba harcayan 4 CHP Kırklareli Belediye Başkan Aday Adayı’nın 3’üne Potansiyel Milletvekili Aday Adayı gözüyle bakmak gerekir. Cavit Çağlayan İl Genel Meclis Başkanı oldu. Vekillik düşünmez.
Eski Başkan Kadir Gökçe’nin Aday Adayı olacağından hiç kuşkum yok. Vecdi Gündoğdu da Aday Adayı olacaktır diye düşünüyorum. Ünal Başkur’un Aday Adayı olup olmayacağını kestiremiyorum. Olabilir de, olmayabilir de.
Kurucu İl Başkanı Tuna Soykan’ın da Aday Adayı olacağını biliyorum.
Kırklareli merkez ilçenin en güçlü Aday Adayı da Vekil Turgut Dibek olacaktır.
Babaeski’de İlçe Başkanı Fikri Karaca, Aday Adayı olacağını söylüyor. Adı geçen Eski İl Genel Meclis Üyesi Hüseyin Taşkın ise, geçtiğimiz hafta parti toplantısındaki görüşmemizde “İl Genel Meclis Üyeliği’ne seçilemedim Milletvekilliğine nasıl seçilirim? Dolayısıyla ben yokum” dedi.
Lüleburgaz eski İlçe Başkanı Türabi Kayan ile 1 Mayıs İşçi Bayramı’nda omuz omuza yürüdük. Aday Adayı olduğunu söyledi.
Lüleburgaz Belediye Başkanı Aday Adayı olan Koray Şentürk’ün de Milletvekilliğine Aday Adayı olabileceği konuşulurken, Eski Vekil Dr. Tansel Barış’ın da son bir kez Vekillik için seçime gireceğini geçtiğimiz yıl bir görüşmemizde söylemişti.
Her seçimde olduğu gibi Hakan Dedeoğlu ve Zeki Akın’ın da Aday Adaylığı’na kimse şaşırmayacak.
AK Parti’de Selahattin Minsolmaz’ın 1. Sıra Milletvekilliği Adaylığı’na kesin gözüyle bakılırken, MHP’de Derya Bulut ve Mahir Altan Liste başı için yarışacakları konuşuluyor.
Seçimlere bir yıldan fazla kala beyin jimnastiği yaptık.
Önce Cumhurbaşkanımızı seçeceğiz. Sonra Milletvekili Genel Seçimi gündeme gelecek. Fakat Milletvekilliği Seçimi’nden 1 yıl önce taşlar yerli yerine oturmaya başlar. Seçime çeyrek kala çıkan Aday Adayları isimlerini tanıtana kadar seçim biter. Kamuoyunun oluşması için yavaş yavaş isimler harekete geçmeye başlayacaklardır. Önümüzde Ramazan Bayramı var, Kurban Bayramı var.
Gelen bayram tebriklerinden ve mesajlardan kimlerin niyetinin olup olmadığı belli olmaya başlar.
Bizim basın olarak görevimiz müstakbel isimleri herkes konuştuktan sonra değil, hiç kimsenin konuşmadığı günlerde isimleri ortaya atmaktır.