Özkan Başaran
İki büyük parti 1 hafta arayla Olağanüstü Kurultay’a gidiyor.
AK Parti 27 Ağustos’ta, CHP’de 6-7 Eylül’de Genel Başkan seçmek üzere toplanıyor.
AK Parti’de seçimden çok, Onay Kurultayı olacak.
Recep Tayyip Erdoğan’ın işaret edeceği Aday’dan başka aday çıkmayacak.
Dışişleri Bakanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’nun işaret edildiğini gösteren önemli emareler kulislerden sızıyor.
Örneğin, Davutoğlu’nun kendine yakın isimleri şimdiden Başbakanlık Danışmanı olarak atadığı iddia ediliyor.
Yarın toplanacak AK Parti Merkez Yönetim Kurulu Genel Başkan Adayı’nı ilan edecek.
Bir başka deyişle; “Malumun İlanı”
Geriye kalan kısmı da formalite.
27 Ağustos’taki Olağanüstü Kongrede de AK Parti Genel Başkanlığı onaylanan Ahmet Davutoğlu Başbakan olarak atanıp, Hükümeti kurması ve TBMM’deki formalitenin tamamlanması beklenecek.
Bu noktada AK Parti İle CHP arasındaki fark nedir?
AK Parti belirlenen ismi onaylar, CHP ise sorgular.
“Onaylama” ile “Sorgulama” arasındaki fark, Parti içi Demokrasi’nin var olup olmadığı arasındaki fark kadar derindir.
AK Parti’de Parti içi Demokrasi olsaydı; Başbakanlılığın söz konusu olduğu bir Kurultay tek aday ile kalır mıydı?
Türkiye’nin en büyük partisi Kurultay’a gidiyor, “Ben de Varım” diyen ikinci bir Aday çıkamıyor.
Başbakan Erdoğan’ın “İleri Demokrasi” dediği bu olsa gerek...
CHP’ye baktığınızda durum çok farklı. Gelişmiş Demokrasiler gibi olmasa bile, Türkiye şartlarında sorgulayan bir Örgüt yapısına sahip olan CHP, bu konuda çok daha demokrat.
Ağar- Aksak da olsa Parti içi Demokrasi çalışıyor. Genel Başkan’a karşı sesler yükselebiliyor. Sert açıklamalar, keskin eleştiriler açık seçik dillendiriliyor.
Kılıçdaroğlu’nun Grup Başkan Vekili Muharrem İnce, Genel Başkanını “Diktatör” diye suçlayıp, “Ben Adayım” diyebiliyor..
Emine Ülker Tarhan; Ekmel Bey’i Aday göstermekle girdiği riskin sorumluluğunu yerine getirmek için Genel Başkanı’nı Kurultayı toplamaya davet ediyor.
Eski Milletvekilleri Kılıçdaroğlu’nu istifaya davet ediyor.
CHP, “Sorgulayan Parti”
AK Parti, “Onaylayan Parti”
Peki Kurultaylardan ne çıkacak.
AK Parti Delegeleri Ahmet Davutoğlu’nun Genel Başkanlığı’nı Onaylayacak.
CHP Delegeleri ise, Önce Sorgulayacak sonra da, Kılıçdaroğlu’nu Seçecek...
Muharrem İnce bu Kurultay için değil, 2015 Seçimleri’nden sonra yapılacak Kurultay’ın provasını yapacak.
Muharrem İnce Eğer 300-350 Delege’nin desteğini alırsa, Kılıçdaroğlu istediği gibi hareket edemeyecek.
Tabii 118 Delegenin imzasını bulup Aday olabilirse...
Bu arada bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiğim CHP Kırklareli İl Başkanı Nevşehir’de İl Başkanları Toplantısı’ndan “Kılıçdaroğlu’na tam destek” dedi.
Geçtiğimiz Pazar günü Kırklareli’de İlçe Başkanları, Belediye Başkanları ve Kurultay Delegeleri ile bir toplantı yapan İl Başkanı Recep Zengin, “ Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na tam destek veren Deklarasyonu imza altına aldık” dedi.
Dolayısıyla Kırklareli Kılıçdaroğlu’na destek verme kararı almış oldu.
CHP’de bir de Sarıgül Faktörü var.
Kılıçdaroğlu’na açık destek veren Mustafa Sarıgül, Başkan Yardımcılıklarından birini kaparak, İkinci Adamlığı şimdiden garantilemiş görünüyor.
6-7 Eylül CHP Olağanüstü Kurultayı’ndan Kılıçdaroğlu güven tazeleyerek çıkacak.
Muharrem İnce ile hareket eden Ulusalcılar tasfiye olacak.
Kılıçdaroğlu’na destek vermeyen Vekiller 2015 Seçimi’nde Aday olabilecek mi?
Muhalefet ile hareket eden İl ve İlçe Başkanları tüzüğün değişecek maddesi işletilip görevden alınacaklar mı?
Kılıçdaroğlu’nun Diktatör olup olmayacağı, bu konuda yapacağı uygulamalara bağlı.