Özkan Başaran
Ülkemizin son günlerde yaşadığı sokak olayları, 12 Eylül öncesini andırıyor.
Birçok kentimizde sokağa dökülen eylemciler, yakıyor, yıkıyor ve yağmalıyor.
Sokağa çıkma yasağı ilan edilen kentlerimizde onlarca can kaybı var.
Ortadoğu batağına saplanıp kaldık. İşin nereye varacağını kestirmek güç.
Sokağa çıkma yasağının ötesi, Olağanüstü Hal. Daha da ötesi Sıkıyönetim.
Amerika, IŞİD Terör Örgütü’nün kalemiyle Ortadoğu Haritası mı çiziyor?
Bölgedeki Petrol Yatakları’nı içine alan yeni bir Ülke oluşturulmaya çalışıldığını söyleyenler var.
Işid denilen Vahşi Terör Örgütü, Emperyalistlerin Özel Ordusu mu?
Emperyalist Ülkeler, Dünya’nın birçok Ülkesinde bu tür Terör Örgütleri’ni besleyip kendi amaçları için kullandıkları bilinen bir gerçek.
Bu tür örgütler “Tavşana kaç, Tazıya tut” misali istedikleri coğrafyayı karıştırırlar.
IŞİD’in elindeki silahlara bakıyorsunuz, Küçük bir Ordu gibi.
Koalisyon güçlerinin Uçakları IŞİD mevzilerini bombalıyor ama sonuç alınamıyor.
Dünya’nın en büyük güçleri IŞİD’in üzerine bomba yağdırıyor da neden bir avuç eşkıyayı yok edemiyor?
Demek ki, oyun içinde oyun var.
Peki, Ülkem neden karışıyor?
Sokaklar yanıyor, dükkanlar yağmalanıyor.
Suriye’de savaş oluyor, alevleri bizim Kentlerimize de sıçrıyor.
Bu tam anlamıyla, Çıkar Savaşı.
Nasıl ki, İnsanlar arasında çıkar savaşı varsa, Ülkeler arasında da Çıkar Savaşı vardır.
Ne yazık ki,“Güçlü Haklıdır” mantığı günümüzde de geçerli.
Dünya düzeninde Hak, Hukuk, Adalet kavramları ders kitaplarında okutulduğu gibi işlemez.
İnsanlık, Emperyalizmin Esareti’nden kurtulmayı henüz beceremedi.
Amerika Dünya’nın Jandarması. İngiltere de en iyi ortağı.
İstediği Ülkenin topraklarına istediği gibi saldırıyor.
“Irak’a Demokrasi getireceğim” diyerek girdi, Petrolleri aldı götürdü.
Afrika Ülkelerinin neredeyse hepsi Diktatörlükle yönetiliyor.
Neden oralara Demokrasi götürmüyor?
Pardon, Libya’yı unuttum. Libya’ya Demokrasi götürdü.
Yoksa, Libya’da da Petrol mü vardı?
Amerika, İngiltere, Fransa ve Almanya gibi Emperyalist Ülkeler çıkarları için Koalisyon yapıyor ve çıkarları için ölüm yağdırıyor.
Onlar,“Yaşam Hakkı En kutsal Hak’tır” sözlerini sadece sömürdüğü ülkelere öğüt olarak veriler.
Emperyalizm, Savaş ve Kan üzerinden beslenir.
Onun için güçlü olmak zorundasınız.
Güçlü’nün haklı olduğu bir dünya’da Güçsüzler hep Haksızdırlar.
Ayrımcılık, sömürülen Ülkelerin içine sokulan en etkili karıştırma yöntemidir.
Emperyalist ülkelerin, Ayrımcılık çeşitleri klasikleşmiştir.
Etnik ayrımcılık, Dinsel Ayrımcılık, Meshepsel Ayrımcılık, Sağcılık-Solculuk, Laiklik-Dindarlık gibi bölücü tohumlar ekilir.
Ekilen tohumlar zamanla büyür olgunlaşır.
Bir tetikleme işi kalır. Artık, ektiğini biçmek kolaydır. Böl, Parçala ve Yönet.