Özkan Başaran
Gündem Cumhurbaşkanlığı Seçimi’ne kilitlendi. Çok olağanüstü bir durum olmazsa seçime kadar da bunu konuşacağız.
Ulusal Gazete ve Televizyonlar konuyu enine boyuna tartışıyor.
Seçime 43 gün kala Anketler de yayınlamaya başladı.
AK Parti Adayı’nı açıklamadı ama Kamuoyu Araştırmaları Başbakan Erdoğan’ın Aday olacağına göre yapılıyor.
Dünkü gazetelerin manşetine taşınan anketlere göre Recep Tayyip Erdoğan %55, Ekmeleddin İhsanoğlu %35 ve Selahattin Demirtaş %9 civarında destek görüyorlar.
Bu durumda Başbakan Erdoğan 1. Tur’da seçiliyor.
Seçim yaklaştıkça bu oranlar değişecektir. Makas kapanacak ve iş birinci turda bitmeyecektir diye tahmin ediyorum.
1 Temmuz Salı günü AK Parti Adayı’nı açıkladıktan sonra, gündem tamamen seçime endekslenecek.
Kampanyalar kızışacak eteklerdeki taşlar dökülecektir.
CHP+MHP’nin yerel seçimlerdeki oy toplamı %44’lere yaklaşmıştı.
CHP içinden yükselen tepkilerin sandığa ne denli yansıyacağını kestirmek güç.
Ekmel Bey’e karşı çıkan Vekillerin bile imza attığını göz önüne alırsak, tepkilerin giderek azaldığını söyleyebiliriz.
Tayyip Erdoğan Düşmanlığı kızgın CHP’lileri Ekmel Bey’e oy vermeye mahkûm edecektir.
Eğer ikinci tura da kalırsa şanslar eşitlenmeye başlayacaktır.
Çünkü Kürtler taviz koparmadan hiçbir adaya destek vermezler.
Çözüm sürecinin kaderini belirleyecek kritik günler de, işte o 2. Tur’a gidene kadar olan günler olacaktır diye düşünüyorum.
Kürtlerin oyları seçimin kaderini belirleyecek noktada olacağına göre, Kürt kökenli siyasetçiler kilit rollerini iyi oynayacaktırlar.
Peki, seçimin ikinci tura kalma şansı var mı?
CHP ve MHP stratejisini 2. Tur’a kalmaya göre kuracaklar.
Başarılı olurlar mı?
Bunu süreç gösterecek.
Bizim bölgemizde Ekmel Bey %70’lerin altına düşmez.
Ege Bölgesinde de %50’lerin altına düşmez.
Mesele İstanbul, Ankara, İzmir gibi metropol şehirleri ve Karadeniz ve Orta Anadolu Halkının ne yapacağında.
Daha önceki yazılarımda da bahsettiğim gibi bu seçim aynı zamanda Referandum niteliği taşıyor.
Başkanlık sistemine geçiş için Evet-Hayır oylamasını da içinde barındıracak.
Recep Tayyip Erdoğan’a oy vermek Başkanlık sistemine “Evet” demek anlamına gelecek.
Ekmeleddin İhsanoğlu’na oy vermek de, Başkanlık Sistemi’ne “Hayır” demek olacaktır.
10 Ağustos’da sandık başına giderken Rejimin değişip değişmeyeceğine de karar vereceğiz.
Oy pusulasında parti simgeleri yer almayacak.
Sadece Adayların isimlerine oy verilecek.
Bu kritik seçim 2015’te yapılacak Milletvekili Genel Seçimi’nin de tetikçisi olabilir.
Acil erken seçime de gidilebilir.
O bakımdan da, CHP’li dostlarımın Milletvekili Adaylığı için şimdiden hareketlenmelerini erken bulmak yanlış olur.
Baskın bir erken seçim ilan edilirse, “Ben de Aday Adayıyım” diyene kadar seçim gelir çatar.
Adaylık düşünenlerin isimlerini dolaştırmaya başlamaları kendilerinin lehinedir.
CHP Örgütünün en güzel özelliği de seçime her an hazır durumda olmasıdır.
Cumhurbaşkanlığı seçimi de, Adaylık düşünen CHP’li dostlarım için zemin olacaktır.
Kendilerini kamuoyuna tanıtmak için her türlü aracı kullananlar öne çıkacaklar.
Politika’da başarının sırrı nedir dersiniz?
Ya, sayısal gücünüz olacak, ya da parasal gücünüz olacak.
Birinin olması bile halkta karşılık bulacak.
Peki ya ikisi de varsa?
İşte o zaman, kaybetmek mucizelere kalacak.