Özkan Başaran
Geçtiğimiz Cuma günü “Kesimoğlu Ağabey Başkan Olma Yolunda” başlıklı yazım gazetemizde yayınlandıktan sonra Facebook’taki sayfamdan da paylaştım.
CHP Örgütü’nün bazı kesimlerinin bu yazıya gösterdikleri olumlu ve olumsuz tepkileri birkaç cümleyle cevaplamıştım.
Başkan Kesimoğlu’nun Vekillik tecrübesi ile diplomatik ilişki kurma becerisi birleşince ne gibi başarılara imza atabileceğini anlatmaya çalıştım.
Kırklareli Belediye Başkanı olarak Bölgede Ağabeylik Rolü’ne yakıştırıldığı tespitini dile getirmiştim. Bu tespitler birçok CHP’li dostumun ortak düşüncelerinden süzülmüş ve kendi üslubumla bir makalede özetlenmişti.
Siyaset yapma anlayışını yakından bildiğim Başkan Kesimoğlu, Bölgede CHP Siyaseti’ni belirleyen konuma doğru ilerlediğinden bahsetmiştim.
Doğrusu yazının bölgemiz gündemine oturacağını hiç tahmin etmemiştim.
Bu tespitlerin gerçekliğinin farkında olunduğunu ve sadece hafıza tazelemek niyetiyle konuyu gündeme taşımak için kaleme aldığım bu yazının içeriği uzunca süre tartışılacağa benziyor.
Kırklareli Merkez’den yükselen sesler, Facebook’taki sayfamdan takip edilebilir.
Kimlerin hangi görüşleri belirttiğini sayfamdan izleyebilirsiniz.
Son olarak Eski Başkan Kadir Gökçe’nin konu hakkında kamuoyuna bir açıklama yapacağını ilan etti. Eksiklerimi gidermek adına açıklamasını merakla bekliyorum.
Herkes özgürce konuşabilmeli. Olumlu veya olumsuz görüşlerini açıkça söylemeli. Konu olgunlaştıktan sonra Başkan Kesimoğlu’da bir şeyler söyleyecektir. Ya da hiç muhatap olmayıp, “Benim böyle bir talebim yok” diyerek konuyu askıya alacaktır.
Bugün bu konuyu daha detaylı değerlendirme niyetindeydim. Fakat önemsediğim bir son dakika gelişmesini köşemize taşımaya söz verdim.
Yazıyı kaleme almadan önce bir alışveriş mağazasında karşılaştığım Çiftçi kardeşim Ersin Özel’in Tarım Emekçileri’nin çığlığını hatırlatınca bu konuyu çok daha önemli ve acil gördüm.
Babaeski’mizin Gazi Kemal Mahallesi çiftçilerinden Ersin Özel kardeşim; “Çiftçinin bugünlerde çektiği sıkıntıları ne zaman yazacaksın Özkan Ağabey?” demesiyle kalemi elime alarak söylediklerini Mağaza Müdürü yanında not aldım.
Ersin kardeşim aynen şöyle diyordu; “Ofis geçen yıl 7 Haziran’da önceki yıl da 11 Haziran’da açıldı. Bugün Temmuz’un 6’sı. Ne Ofis açıldı, ne de fiyat açıklandı. Hani Toprak Mahsulleri Ofisi Çiftçinin Kara gün dostuydu? Buğdayını biçen çiftçilerimizin malı emanet bile alınmıyor. CHP Kırklareli Milletvekilimiz Av. Turgut Dibek’in konu hakkında önergesine cevap bile verilmiyor. AK Parti Milletvekili Av. Şenol Gürşan neden bölgeye gelip bu sorunlarla neden ilgilenmiyor? Çiftçimiz harmana göre borçlandı. Mazot zamlandı. Gübre zamlandı. İlaç zamlandı. Bir de üstüne kötü hava şartları eklendi. Dolu yağdı ürünümüz zarar gördü. Yağmurlar buğdaylarımızı yatırdı. Zar zor ürettiğimiz buğdayımızı fiyat açıklanmadığı için satamıyoruz. Biçtiğimiz buğday emanete alınamadığı için koyacak yer bulamıyoruz. Hükümet bizi Fabrikası olmayan tüccara mahkum etti. Tüccar buğdayı geçen hafta 7.20’ye alıyordu. Bu hafta 6.80’e düştü. Meclis TV’yi izliyoruz, CHP Kırklareli Milletvekilimizin bu sıkıntılarımızı dile getiren önergesine hükümet kanadından cevap gelmiyor. Trakya Birlik Başkanı Rafet Sezen Edirne AK Parti Edirne İl Başkanı oldu. Tarım kesiminden biri, İl Başkanı yapılacak kadar önemseniyor da neden Fiyat bir türlü açıklanmıyor, Neden Ofis açılmıyor?”
Genç Çiftçi Kardeşim Ersin Özel sözlerini şu son cümleyle haykırıyor;
“Yeni Türkiye dedikleri bu mu?”