Haber: Özkan Başaran
Kırklareli’nin Babaeski ilçesine bağlı Yenimahalle Köyü’nden çalışmak için 16 yaşında İstanbul’a giden Recep Eren 185 yılında sonra iş adamı olarak köyüne döndü.
Köyünde 2 milyon dolarlık yatırım yapan İş adamı Recep Eren şunları kaydetti:
“Köyümde katma değeri yüksek bir şeyler yetiştirmek istedim. “Ne olabilir?” diye düşündüm. Meyvecilik’te karar verdim. Sanayicilik yaptığım için bu konuya yabancı idim. Devlet kurumlarından yardım istedim. Ama Devletin o günlerdeki hantal yapısıyla bu işin olmayacağını anladım. Çeşitli yazılı kaynaklardan Meyvecilik konusunda bilgilenmeye başladım. Deveci Armudu’nda karar verdim. Denek ağaçlar kullandım. Bu coğrafyada Elma ve Armut fevkalade olur. Zaten bu meyveler soğuk iklim meyvesi olduğunu öğrenince 120 Dönümlük bir yerde Meyveciliğe başladım. Başta Deveci Armudu olmak üzere; Elma, Kiraz, Şeftali ve Üzüm yetiştirmeye başladım. Türkiye standartlarında meyveler üretiyorum. Dalından da satıyorum. Köy halkını geleneksel tarımdan vazgeçirmek için çabalarıma devam ediyorum. 13 Dönümlük ve 6 yıllık Deveci Armutlarımdan 40 ton ürün alıyorum. Aynı tarladan 3 bin 900 Kg. Buğday alınabilir. Masrafları Düştüğünüz zaman kalan paranın ne olacağını çiftçimiz bilir. Meyve tarımı konusunda, köyümde 2 Milyon dolarlık yatırım yaptım. Daha da artacağına inanıyorum.”
Yenimahalle Köyü Muhtarı Recai Eren’in Ağabayi de olan İş adamı Recep Eren’in İstanbul’daki fabrikasını da çocukları yönetiyor. Köylerinden göçüp giden varlıklı iş adamlarımız doğdukları topraklara İş adamı Recep Eren’i örnek alarak çeşitli yatırımlar yapmalı.