Bağımsız Tarım Orman Çevre Sendikası Genel Teşkilatlanma Sekreteri Göksal Çidem, 18 Mart Çanakkale Zaferi'nin 94. Yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.
Çidem mesajında şunları kaydetti;
“Bugün 18 Mart Şehitler Günü Çanakkale Zaferi'nin 94. Yıldönümü. Bu önemli günde bizlerin yapması gereken aziz şehitlerimizi şükranla anan ve onların aldıkları vatanseverlik, milletseverlik bayrağını taşıma azminde olan geleceğimizin teminatı gençlerimize ve çocuklarımıza; tarihimizi daha iyi öğretmek olmalıdır.
Emperyalist ülkelerin Imparatorluğu paylaşma emellerinin en önemli askeri aşaması, I. Dünya Savaşı esnasında Çanakkale'de gerçekleştirilmek istenmişti. Tarihinin hiçbir döneminde sömürge altında yaşamayı kabul etmemiş, Çanakkale'de dünya tarihinde eşi benzeri görülmeyen büyük bir bağımsızlık savaşı vermiş ve bu savaş esnasında destanlaşan Türk Kahramanlığı ulusumuzun özgüvenini yeniden sağlamıştır. Çanakkale Savaşları'nın ülkemiz tarihi açısından çok önemli sonuçlarından birisi de askeri dehasını gösteren Atatürk’ün tarih sahnesine çıkmasıdır. Çanakkale Savaşları ile kazandığımız ulusal özgüven ile Atatürk’ün önderliğinde Inönü, Sakarya ve Dumlupınar'da gerçekleştirilen Ulusal Kurtuluş Mücadelesi sonucunda, bağımsız ve çağdaş yeni bir Türk Devleti "Türkiye Cumhuriyeti" kurulmuştur.
Çanakkale Savaşları, bağımsız ve çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuna giden yolda ilk ve en önemli aşamadır. Çanakkale ve Kurtuluş Savaşımız sadece Türk Ulusu'nun değil, dünyanın bütün mazlum ülkelerinin yazgısını da değiştiren önemli siyasi sonuçlar doğurmuştur.
Çanakkale'de başlayıp Kurtuluş Savaşı ile devam eden ulusal mücadelemiz, gerçekte ülkemizi parçalamak isteyen sömürgeci ülkelere karşı verilen bir bağımsızlık savaşıdır. Asla unutmamak gerekir ki; dün emellerine ulaşmak için sadece askeri müdahalelerde bulunan sömürgeci ülkeler bugün çok daha farklı ve karmaşık yöntemler kullanmaktadırlar.
Ülkemizin ve ulusumuzun birliğini ve Cumhuriyetimizin temel niteliklerini değiştirerek, emellerine ulaşmak isteyen dış güçlerin ve onların ülkemiz içindeki taşeronlarının bu oyunlarını çok iyi bilmek ve bunlarla mücadele etmek her şeyden önce verilen yüz binlerce şehidimize karşı vicdani ve ulusal sorumluluğumuzun bir gereğidir.
94 yıl önce canla, kanla kazanılan bu mücadeleye rağmen, Yıllar önce ülkemizi topla tüfekle işgale gelenler, Yurdumuzun topla tüfekle işgal edilemeyeceğini anladılar. Çekip gittiler. Yıllar sonra taktik ve kimlik değiştirerek yeniden geldiler. Gelmeye de devam ediyorlar. Sosyal, Kültürel ve Ekonomik işgal ile vatan toprağımızı ve Milli varlıklarımızı ele geçirmeye çalışıyorlar. 94 yıl önce olduğu gibi gerektiğinde vatan savunması için; Bilim adamı, öğretmeni, öğrencisi, doktoru, işçisi, memuru, çiftçisi, yaşlısı ve genci ile topyekun bir milleti karşılarında bulacaklardır. Nurlanmış Şehitlerimiz ve Onurlu Gazilerimiz ….. Her karışı kanlarınızla sulanmış mukaddes vatan topraklarının savunmasında verdiğiniz emsalsiz mücadeleyi Türk milleti her zaman şükran ve minnetle anacaktır.”